"Fiyat Farkı Verilmez" Hükmü Geçersiz: Sayıştay, İş Kanunu'nu Sözleşmeye Üstün Tuttu

Personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımlarında, sözleşmeye "fiyat farkı verilmeyecektir" hükmü konulması, özellikle asgari ücret artış dönemlerinde idareler ile yükleniciler arasında ciddi uyuşmazlıklara neden olmaktadır. İdarelerin, sözleşmeye aykırı olmasına rağmen asgari ücret farkını ödemesi, denetimlerde kamu zararı eleştirisi getirmektedir. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, sözleşme hükümleri ile kanunların amir hükümleri arasındaki çatışmaları doğru yönetmenizi sağlar. Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 17.06.2014 tarihli ve 39228 tutanak sayılı kararı, bu ikilemi net bir şekilde çözmüştür.

Kararın İlgili Kısmı

"Sözleşmeye "fiyat farkı verilmeyecektir." hükmü konulmuşsa da 4857 sayılı İş Kanunu gereğince yüklenicinin işçilere asgari ücretin altında bir ücret ödemesi mümkün değildir. 4857 sayılı Kanunun amir hükümlerine aykırı olduğu anlaşılan sözleşmenin bu hükmünün hukuken geçerliliği bulunmamaktadır."

Olayın Arka Planı: Sözleşmeye Aykırı "Sehven" Ödeme

Bir belediyenin özel güvenlik hizmeti alım işinde, sözleşmede açıkça "fiyat farkı verilmeyeceği" öngörülmüştür. Buna rağmen, asgari ücret artışından doğan farklar yükleniciye sehven ödenmiştir. Sayıştay Dairesi, sözleşmeye aykırı bu ödemeyi kamu zararı sayarak tazmin hükmü vermiştir. İdare, bir yandan Sayıştay'a verdiği savunmada ödemenin sehven yapıldığını kabul etmiş ve parayı geri almak için Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtığını bildirmiştir.

Temyiz Kurulu'nun Analizi: Kanun, Sözleşmeden Üstündür

Sayıştay Temyiz Kurulu, Daire'nin tazmin hükmünü ve idarenin "sehven ödedik" beyanını dikkate almamış, olayın esasını inceleyerek kararı kaldırmıştır. Kurul'un gerekçesi, normlar hiyerarşisine dayanmaktadır:

  1. Sözleşme, ihale tarihinde yürürlükte olan asgari ücret baz alınarak imzalanmıştır.
  2. Asgari ücret arttığında, sözleşme fiyatı yasal asgari işçilik maliyetinin altında kalmıştır.
  3. Yüklenicinin 4857 sayılı İş Kanunu gereğince işçilere asgari ücretin altında bir bedel ödemesi yasal olarak mümkün değildir.
  4. Sözleşmedeki "fiyat farkı verilmez" hükmü, 4857 sayılı Kanun'un bu amir (emredici) hükmüne aykırıdır.
  5. Kanunun amir hükmüne aykırı olan bir sözleşme hükmünün hukuken geçerliliği yoktur.

Bu nedenle, asgari ücret farkının ödenmesi bir kamu zararı değil, yasal bir zorunluluktur. Kurul, bu gerekçeyle tazmin hükmünü kaldırmıştır.

Analizin Sonucu

  • Sözleşme ve ihale dokümanlarına konulan hükümler, yürürlükteki kanunların (özellikle İş Kanunu, Vergi Kanunları, SGK Kanunu gibi) emredici hükümlerine aykırı olamaz.
  • Bir hizmet alım sözleşmesinde "fiyat farkı verilmez" yazsa dahi, asgari ücret artışı nedeniyle yasal işçilik maliyetinin altına düşen bir sözleşmede bu farkın ödenmesi, 4857 sayılı İş Kanunu gereği bir zorunluluktur ve kamu zararı oluşturmaz.