Adli Yargı "Zarar Yok" Dedi, Sayıştay "Tazmin Edilir" Dedi: 5 Puanlık SGK İndirimi Krizi
Hizmet alımlarında, Hazinece karşılanan 5 puanlık SGK işveren hissesi indiriminin yüklenici hakedişinden kesilip kesilmeyeceği, kamu ihale hukukunun en tartışmalı alanlarından biridir. İdareler, bu konuda adli yargı ile Sayıştay yargısı arasında kalarak mali sorumlulukla karşılaşabilmektedir. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, birbiriyle çelişen yargı kararları karşısında idarenizi nasıl koruyacağınız konusunda kritik bir rehberlik sağlar. Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 17.06.2014 tarihli ve 39228 tutanak sayılı kararı, Sayıştay'ın bu konudaki net ve sert duruşunu ortaya koymaktadır.
Kararın İlgili Kısmı
"Gerek Kararnamenin yukarıya alınan hükmü ve gerekse de ilgili firmaya ait hak edişlere ekli aylık SGK Tahakkuk Bildirimleri-Fişlerinde... sigorta primi işveren hissesinin 5 puanlık kısmına isabet eden tutarın aylık hak edişlerden tenzil edilmesi gerekmektedir. ...bu miktara isabet eden tutarın ilgili firmaya yapılan aylık istihkak ödemelerinden tenzil edilmemesi mevzuata aykırıdır."
Olayın Arka Planı: Kamu Zararı ve Adli Yargı Süreci
Bir belediyenin güvenlik hizmeti alımında, yüklenici 5510 sayılı Kanun uyarınca 5 puanlık SGK işveren hissesi indiriminden yararlanmış, ancak Hazinece karşılanan bu tutar yüklenicinin hakedişinden kesilmemiştir. Sayıştay Dairesi, bu durumu kamu zararı sayarak tazmin hükmü vermiştir.
İdare, Sayıştay sorgusu üzerine bu parayı tahsil etmek için yüklenici aleyhine Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde alacak davası açmıştır. Ancak mahkeme, bilirkişi raporlarına dayanarak yüklenicinin bu indirime hak kazandığına ve idarenin alacağı bulunmadığına hükmederek davanın reddine karar vermiştir. Belediye kararı temyiz etmiş, Yargıtay 13. Hukuk Dairesi de mahkeme kararını onamıştır.
Savunma: "Yargıtay Onadı, Kamu Zararı Yok"
Sorumlular, Yargıtay tarafından onanmış kesinleşmiş adli yargı kararına dayanarak, olayda bir kamu zararından söz edilemeyeceğini ve tazmin hükmünün kaldırılması gerektiğini savunmuştur.
Temyiz Kurulu'nun Analizi: Adli Yargı Kararı Sayıştay'ı Bağlamaz
Sayıştay Temyiz Kurulu, Yargıtay kararına rağmen Daire'nin verdiği tazmin hükmünü tasdiklemiştir. Kurul, Savcılığın "Adli yargının vereceği karar, Sayıştay'ın hesap yargılaması açısından belirlediği sorumlulanı değiştirmeyeceğinden... Daire Kararının onanmasına" şeklindeki görüşünü benimsemiş ve şu gerekçelere dayanmıştır:
- Fiyat Farkı Kararnamesi Emredicidir: Kurul, 2002/5037 sayılı Fiyat Farkı Kararnamesi'nin 8. maddesini incelemiştir. Bu madde, asgari ücret ve SGK primlerindeki farkların nasıl ödeneceğini düzenlerken, "...506 sayılı Kanun gereğince işveren nâm ve hesabına Hazinece yapılacak olan ödemeler de dikkate alınmak suretiyle... ödenir veya kesilir." hükmünü içermektedir.
- Kesinti Zorunludur: SGK tahakkuk fişleri, 5 puanlık indirimin Hazinece karşılandığını açıkça göstermektedir. Fiyat Farkı Kararnamesi'ne göre Hazinece karşılanan bu tutarın, yüklenicinin aylık hakedişinden tenzil edilmesi (kesilmesi) gerekmektedir.
- Mevzuata Aykırılık: Bu kesinti yapılmadığı için firmaya yapılan ödeme mevzuata aykırıdır.
Analizin Sonucu
- Sayıştay, kendi denetimini ve hesap yargılamasını, Fiyat Farkı Kararnamesi ve Kamu İhale Mevzuatı gibi özel düzenlemelere dayandırır.
- Adli yargının (Asliye Hukuk/Yargıtay) Borçlar Kanunu (sebepsiz zenginleşme vb.) temelinde verdiği "alacak/borç yoktur" kararı, Sayıştay'ın "mevzuata aykırı ödeme" tespitini ve kamu görevlileri üzerindeki mali sorumluluğu (tazmin hükmünü) ortadan kaldırmaz.




Yorum Bırak