Kamu İhalelerine Katılımda Güvenilirlik Unsuru ve Adli Sicil Kaydının Rolü

Kamu ihaleleri, sadece ekonomik ve teknik yeterliğe değil, aynı zamanda isteklilerin güvenilirliğine de büyük önem atfeder. 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 10. maddesi, ihalelere katılımda yeterlik kurallarını düzenlerken, belirli durumlardaki isteklilerin ihale dışı bırakılacağını hükme bağlar. Bu durumlardan biri de "ihale tarihinden önceki beş yıl içinde, mesleki faaliyetlerinden dolayı yargı kararıyla hüküm giymiş" olmaktır. Bu hükmün kapsamı ve uygulanma şekli, zaman zaman uyuşmazlıklara konu olmaktadır. Kamu İhale Kurulunun 10.09.2025 tarihli ve 2025/UY.1-1910 sayılı kararı, özellikle ticari suçların "mesleki faaliyet" kapsamında nasıl değerlendirileceği ve mahkumiyet kararının içeriğinde hangi unsurların aranması gerektiği konusunda önemli bir içtihat oluşturmaktadır.

Uyuşmazlık Konusu: Karşılıksız Çek Suçundan Mahkumiyet

Bir devlet hastanesinin yapım işi ihalesinde, en avantajlı teklifi sunan limited şirket sözleşme imzalamaya davet edilmiştir. Ancak idare, sözleşme öncesi yaptığı incelemede, şirketin müdürü ve ortağı olan şahsın adli sicil kaydında, ihale tarihinden önceki beş yıl içinde kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı olduğunu tespit etmiştir. Mahkeme kararı, şahsın "Çekle İlgili Karşılıksızdır İşlemi Yapılmasına Sebebiyet Verme" suçundan dolayı adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkindir. İdare, bu mahkumiyetin Kanun'un 10. maddesi kapsamında "mesleki faaliyetten dolayı hüküm giyme" olduğuna kanaat getirerek isteklinin teklifini değerlendirme dışı bırakmış ve geçici teminatını gelir kaydetmiştir.

İstekli, söz konusu suçun özel bir borç ilişkisinden kaynaklandığını, mesleki bir faaliyet olmadığını ve mahkeme kararında Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca meslek veya sanatın icrasından yasaklanma gibi bir fer'i cezaya hükmedilmediğini, dolayısıyla sözleşme imzalanmasına engel bir durum bulunmadığını ileri sürerek Kurula başvurmuştur.

Kurulun Değerlendirmesi: Suçun Niteliği ve Fer'i Ceza Şartı

Kamu İhale Kurulu, idarenin kararını hukuka uygun bularak başvuruyu reddetmiştir. Kurul, kararında Kamu İhale Genel Tebliği'nin ilgili maddelerine ve bu maddelerin dayandığı Danıştay kararlarına atıfta bulunmuştur.

Kurul, öncelikle mahkumiyete konu olan suçun "mesleki faaliyetten" kaynaklanıp kaynaklanmadığını irdelemiştir. Şirketin müdürü ve ortağı olan bir kişinin, şirketin ticari faaliyetleri çerçevesinde keşide ettiği bir çekin karşılıksız çıkması eyleminin, şahsi bir eylemden ziyade, doğrudan ticari ve mesleki faaliyetlerle ilgili olduğuna şüphe yoktur. Dolayısıyla, bu suçtan alınan bir mahkumiyet, Kanun'un aradığı "mesleki faaliyetten dolayı hüküm giyme" şartını karşılamaktadır.

Kurulun ele aldığı ikinci ve daha kritik nokta ise, mahkumiyet kararında ayrıca meslekten men gibi bir fer'i cezaya hükmedilmiş olması şartının aranıp aranmayacağıdır. Kamu İhale Genel Tebliği'nin ilgili maddesi, Danıştay'ın bir iptal kararı sonrasında değiştirilmiş ve mevcut halinde, Kanun'un 10. maddesinin uygulanması için "yalnızca, 'mesleki faaliyetin yürütülmesinden kaynaklanan mahkumiyet hali'"nin yeterli olduğu belirtilmiştir. Yani, mahkumiyetin mesleki faaliyetten kaynaklanması, ihale dışı bırakma için gerekli ve yeterli bir şarttır. Mahkemenin, TCK 53. madde kapsamında ayrıca "bir meslek veya sanatı icra etmekten yoksun bırakma" gibi bir güvenlik tedbirine hükmetmemiş olması, bu sonucu değiştirmemektedir.

Analizin Sonucu ve Taraflar İçin Çıkarımlar

Bu karar, ticari hayatta işlenen suçların kamu ihalelerine katılım üzerindeki etkilerini netleştirmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

  • İstekliler İçin Çıkarımlar: Şirket yetkilileri (yönetim kurulu üyeleri, müdürler, çoğunluk ortakları), ticari faaliyetleri esnasında işledikleri suçlardan dolayı alacakları mahkumiyetlerin, sadece adli veya mali sonuçlar doğurmakla kalmayıp, aynı zamanda temsil ettikleri şirketin 5 yıl boyunca kamu ihalelerine katılımını engelleyebileceğini bilmelidirler. Özellikle karşılıksız çek, hileli iflas, vergi suçları gibi doğrudan ticari hayata ilişkin suçlardan alınan mahkumiyetler, bu kapsamda değerlendirilme riski taşımaktadır. Bir mahkumiyet kararının varlığı halinde, "meslekten men cezası verilmedi" argümanına sığınmak, Kurul nezdinde geçerli bir savunma olarak kabul edilmemektedir.
  • İdareler İçin Çıkarımlar: İdareler, özellikle sözleşme imzalama aşamasında, ihale üzerinde kalan isteklinin yetkililerinin adli sicil kayıtlarını titizlikle incelemelidir. Bir mahkumiyet kararı ile karşılaştıklarında, iki temel soruyu sormalıdırlar: 1) Mahkumiyet kararı, ihale tarihinden önceki beş yıl içinde mi kesinleşmiştir? 2) Mahkumiyete konu olan suç, mesleki bir faaliyetten mi kaynaklanmaktadır? Eğer bu iki sorunun cevabı da "evet" ise, mahkeme kararında ek bir güvenlik tedbiri veya meslekten men kararı olup olmadığına bakılmaksızın, isteklinin Kanun'un 10. maddesi gereğince ihale dışı bırakılması ve geçici teminatının gelir kaydedilmesi gerekmektedir.