Yargıtay'dan Net Karar: Sözleşme Feshedildiyse Gecikme Cezası İstenemez

Eser sözleşmelerinde taraflardan birinin temerrüdü (borcunu yerine getirmemesi) nedeniyle sözleşmenin feshedilmesi, beraberinde bir dizi tazminat ve alacak sorununu getirmektedir. Bu sorunların en başında, iş sahibinin sözleşmeyi feshetmesine rağmen, aynı zamanda işin gecikmiş olması nedeniyle "gecikme cezası" (hukuki tabiriyle ifaya ekli cezai şart) talep edip edemeyeceği gelmektedir. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, fesih sürecinde hangi tazminat kalemlerini talep edip edemeyeceğinizi netleştirerek hak kayıplarını önler. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 2020/18 E., 2020/3021 K. sayılı kararı, bu yaygın soruna net bir yanıt vermektedir.

Kararın İlgili Kısmı

"...davalı yüklenici tarafından sözleşme eylemli feshedilip başka bir taşeronla işin tamamlanması için sözleşme yapılması nedeniyle ve sözleşmede aksi kararlaştırılmadığından fesih halinde müspet zarar kapsamında ifaya ekli cezai şartın istenemeyeceğinin anlaşılmasına..."

Olayın Arka Planı: Hakedişi Ödenmeyen Taşeron İşi Bıraktı

Bir ana yüklenici (davalı) ile taşeron (davacı) arasında götürü bedelli bir iş için sözleşme imzalanmıştır. Sözleşmede iş bedelinin aylık hakedişlerle ödeneceği kararlaştırılmasına rağmen, ana yüklenici taşerona sadece bir avans ödemesi yapmış ve sonrasında düzenlediği hakedişi ödememiştir. Hakedişini alamayan taşeron işe devam etmemiş, bunun üzerine ana yüklenici sözleşmeyi eylemli olarak feshederek işin kalan kısmını başka bir taşerona vermiştir. Taşeron, yaptığı imalatların bedelini isterken; ana yüklenici de işin gecikmesi nedeniyle taşerondan "ifaya ekli ceza" (gecikme cezası) talep etmiştir.

Yargıtay Kararı: Fesih Varsa, İfaya Bağlı Ceza (Gecikme Cezası) Yoktur

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, ana yüklenicinin "ifaya ekli ceza" talebini reddeden yerel mahkeme kararını onamıştır. Yüksek Mahkeme'nin gerekçesi nettir:

  1. Gecikme cezası (ifaya ekli ceza), adından da anlaşılacağı üzere, sözleşmenin "ifa edilmesine" (yani geç de olsa tamamlanmasına) bağlı bir cezadır.
  2. İş sahibi (ana yüklenici), sözleşmeyi feshederek, artık o sözleşmenin "ifasından" vazgeçmiş ve işi başkasına yaptırma yolunu seçmiştir.
  3. Bir yandan ifadan vazgeçip sözleşmeyi feshederken, diğer yandan hala ifaya bağlı olan bir cezayı (gecikme cezası) talep etmek hukuki bir çelişkidir.
  4. Bu nedenle, sözleşmede aksine çok özel bir hüküm (örneğin "fesih halinde dahi gecikme cezası ayrıca istenir" gibi) bulunmadıkça, fesih durumunda ifaya ekli cezai şart istenemez.

Ek Not: Götürü Bedel Hakedişi "Fiziki Oran" ile Hesaplanmalıdır

Yargıtay aynı kararda, feshedilen "götürü bedelli" işlerde taşeronun hak ettiği imalat bedelinin nasıl hesaplanacağına da değinmiştir. Bu tür durumlarda, yapılan işin maliyetinin veya eksik işin bedelinin değil, Yargıtay'ın yerleşik içtihadı olan "fiziki oran yöntemi" kullanılarak hesaplama yapan bilirkişi raporunun esas alınmasını hukuka uygun bulmuştur.

Analizin Sonucu

  1. Sözleşmenin (herhangi bir nedenle) feshedilmesi durumunda, iş sahibinin (idare veya ana yüklenici) "ifaya ekli ceza" (gecikme cezası) talep etme hakkı, kural olarak, ortadan kalkar.
  2. Fesih halinde iş sahibi ancak menfi (olumsuz) zararını veya (haksız fesih ise) müspet zararını talep edebilir, ancak gecikme cezasını talep edemez.
  3. Götürü bedelli bir sözleşme feshedildiğinde, yapılan imalatların bedeli, Yargıtay içtihatlarına göre "fiziki oran yöntemi" (yapılan işin toplam işe fiziki oranı x toplam götürü bedel) ile hesaplanmalıdır.