Doğrudan Temin Fiyatı Ticaret Odası Rayicinden Yüksek Olamaz mı?
4734 sayılı Kanun'un 22'nci maddesi kapsamındaki doğrudan teminler, idarelere hız ve esneklik sağlarken, "piyasa fiyat araştırması"nın nasıl yapılacağı konusunda sürekli bir belirsizlik barındırmaktadır. Özellikle denetimlerde, alınan tekliflerin Ticaret Odası gibi kurumların rayiç listeleriyle kıyaslanması ve aradaki farkın kamu zararı olarak sorgulanması, ihale yetkilileri ve görevlileri üzerinde büyük bir baskı yaratmaktadır. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, yasal riskleri minimize eder. Sayıştay 6. Dairesi'nin 20.02.2025 tarihli ve 970 sayılı Kararı (İlam No: 57, Madde: 6), bu yaygın soruna net bir cevap vermektedir.
Kararın İlgili Kısmı
"Mevzuata uygun şekilde sonuçlandırılan bir alımda teklif fiyatların ticaret odasına sorulmak suretiyle teyit edilmesi suretiyle bu fiyatlar arasında oluşabilecek fiyat farkının net olarak tespit edilebilmesi mümkün olmayıp, odalar tarafından rayiç fiyat tespitinde teklifi alınan firmalar değiştikçe rayiç fiyatın değişmesi muhtemel olacak ve bu durumda rayiç fiyatın kesinliğinden söz edilemeyecektir."
Doğrudan Temin Alımı, Ticaret Odası Fiyatından Yüksek Bulundu
Bir Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi Başkanlığı, 4734 sayılı Kanun'un 22'nci maddesinin (d) bendine göre doğrudan temin yöntemiyle çeşitli mal alımları gerçekleştirmiştir. İdare, bu alımlar için firmalardan yazılı fiyat teklifleri almış, "piyasa fiyat araştırması tutanağı" düzenlemiş ve en düşük teklifi sunan firmadan alımı yapmıştır.
Denetim Raporu: "Rayiç Bedel Aşılmış, Kamu Zararı Var"
Denetim raporunda, bu alımların rayiç fiyatlardan daha yüksek olduğu iddia edilmiştir. Bu iddiayı kanıtlamak için, alımın yapıldığı tarihteki rayiç fiyatlar ilgili Ticaret ve Sanayi Odasından sorulmuştur. Odanın gönderdiği fiyat listesi ile idarenin alım yaptığı fiyatlar karşılaştırıldığında, bazı alımların Oda rayicinden daha yüksek fiyatlarla yapıldığı tespit edilmiş ve aradaki fark kamu zararı olarak nitelendirilmiştir.
Sayıştay: "Piyasa Araştırması Tutanakla Yapıldıysa Görev Tamamdır"
Sayıştay 6. Dairesi, bu iddiayı ve kamu zararı çıkarımını oy birliğiyle reddetmiştir. Karar, doğrudan temin usulünün mantığını ve piyasa gerçeklerini vurgulamaktadır:
Usulün Gerekliliği Yerine Getirilmiştir: Doğrudan temin bir ihale usulü değildir. Kanun ve ilgili Tebliğ, bu usulde sadece "ihale yetkilisince görevlendirilecek kişi veya kişiler tarafından piyasada fiyat araştırması yapılarak" ihtiyacın temin edilmesini zorunlu kılar. İdare, firmalardan yazılı teklif alarak ve bir tutanak düzenleyerek bu yasal zorunluluğu yerine getirmiştir.
Ticaret Odasından Teyit Zorunluluğu Yoktur: Mevzuatta, idarenin alım yapmadan önce veya sonra, topladığı teklif fiyatlarını bir başka kaynaktan (Ticaret Odası vb.) "teyit ettirmesi gerektiğine" ilişkin hiçbir zorunluluk bulunmamaktadır.
Rayiç Fiyatın Belirsizliği: Sayıştay, Ticaret Odalarının verdiği "rayiç fiyatın" kesin ve mutlak bir doğru olmadığını belirtmiştir. Bu fiyatlar, odanın hangi firmalara sorduğuna göre değişebilir ve bu durum rayiç fiyatın "kesinliğinden söz edilememesine" neden olur.
"Piyasa Gerçekleri" Vurgusu: Fiyat Neden Değişir?
Daire, fiyat farklarının kamu zararı olmadığını piyasa gerçekleriyle de açıklamıştır. Bir ürünün fiyatının "kalite, marka ve teknik özellikleri, firmaların stok avantajı, nakit paraya olan ihtiyacı, elindeki ürünün özelliksiz olması gibi unsurlar" nedeniyle piyasada değişiklik göstermesinin normal olduğunu ve bu nedenle farklı fiyatların ortaya çıkabileceğini belirtmiştir.
Analizin Sonucu
Doğrudan Teminde Altın Kural: İdareler için 22(d) alımlarında yasal koruma, firmalardan (mümkünse birden fazla) yazılı teklif almak ve bu teklifleri "Piyasa Fiyat Araştırması Tutanağı" ile kayıt altına almaktır. Bu usul yerine getirildiyse, sonradan ortaya çıkan "daha düşük rayiç" iddialarına karşı güçlü bir savunma oluşur.
Ticaret Odası Fiyatı Mutlak Değildir: Bu karar, Ticaret Odası fiyatlarının denetimlerde bir "referans" olabilmekle birlikte, tek başına kamu zararı ithamı için "mutlak bir kanıt" olmadığını netleştirmiştir.
Sorumluların Savunması: Alım yapan görevliler (ihale yetkilisi, gerçekleştirme görevlisi), denetimlerde kendilerini "Mevzuatın öngördüğü tüm hususları yerine getirdik, teklif aldık, tutanak tuttuk ve en düşüğü seçtik" şeklinde savunabilir.
Firmalar İçin: Firmaların verdiği tekliflerin, piyasadaki anlık stok, marka ve kalite farklarına göre değişebileceği, bu durumun idareler ve denetim mekanizmaları tarafından da kabul edilmesi gerektiği Sayıştay kararıyla teyit edilmiştir.




Yorum Bırak