KİK'ten Kritik Karar: Şartnamedeki 'Emekli Personel Yasağı' İhaleyi İptal Ettirdi

İdarelerin teknik şartnamelerde personele yönelik getirdiği kısıtlamalar, sıklıkla İş Kanunu ve 4734 sayılı Kanun'un temel ilkeleriyle çatışmaktadır. Kamu İhale Kurulu'nun (KİK) 19.03.2025 tarihli ve 2025/UH.II-759 sayılı kararı, bu çatışmanın sınırlarını net bir şekilde ortaya koymakta ve "emekli personel çalıştırma yasağı" konusunda emsal bir nitelik taşımaktadır. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, şartname kaynaklı mağduriyetlerin önüne geçecektir.

Kararın İlgili Kısmı

"Öte yandan, Teknik Şartname'de, araç sürücüleri ile ilgili olarak, "Sosyal Güvenlik Kurumundan emekli aylığına bağlanmamış olma" şeklinde getirilen koşulun ise çalışanların sosyal güvenlik mevzuatına göre sınıflandırılması sonucunu doğuracak nitelikte bir düzenleme olduğu, dolayısıyla... İş Kanunu'nun 5'inci maddesine aykırılık teşkil ettiği anlaşıldığından..."

Olayın Arka Planı: Şartnamedeki Tartışmalı Personel Kriterleri

Bir diyaliz hasta taşıma hizmet alımı ihalesinde, bir istekli teknik şartnamedeki bazı maddelerin rekabete aykırı ve hukuka aykırı olduğunu iddia ederek şikayet başvurusunda bulundu. İddialar üç ana noktada toplanıyordu:

  1. Personel Kısıtlaması: Şoförlerin 21-60 yaş aralığında olması ve SGK'dan emekli aylığı almaması şartı.
  2. Hizmetin Niteliği: Araçların 7/24 idare emrinde olması, idare otoparkında tutulması ve idare personelinin de bu araçları kullanabilmesi düzenlemesinin, ihaleyi kilometre bazlı hizmet alımından "araç kiralama" hizmetine dönüştürdüğü iddiası.
  3. Sorumluluk: İdare personelinin yaptığı kazalardan doğacak sorumluluğun yükleniciye ait olması.

İdarenin Savunması: Hizmet Kalitesi ve Hasta Güvenliği

İdare, hasta grubunun riskli olması, hizmetin dinamik yapısı ve coğrafi koşulları (dağınık ve dağlık) gerekçe göstererek, şoförler için getirilen yaş ve emeklilik kısıtlamalarının hizmetin kalitesi ve güvenliği için zorunlu olduğunu ve takdir yetkisi kapsamında bulunduğunu savundu.

KİK Kararının Analizi: Yaş Sınırı 'Takdir', Emeklilik Yasağı 'Ayrımcılık'

KİK, iddiaları ayrı ayrı inceleyerek şu sonuca vardı:

  • 1. İddia (Personel Kısıtlaması): Kurul, bu iddiayı ikiye ayırdı:
    • Yaş Sınırı (21-60): KİK, 21-60 yaş kriterinin, işin mahiyeti (riskli hastalar, zorlu koşullar) dikkate alındığında, hizmetin etkin, verimli ve güvenli yürütülmesi amacıyla idarenin takdir yetkisi kapsamında olduğuna ve kamu yararına aykırılık bulunmadığına karar verdi.
    • Emeklilik Yasağı: Ancak KİK, "Sosyal Güvenlik Kurumundan emekli aylığına bağlanmamış olma" şartının, çalışanlar arasında sosyal güvenlik mevzuatına göre bir sınıflandırma yarattığını ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesindeki eşit davranma ilkesine açıkça aykırı olduğuna hükmetti.
  • 2. İddia (Hizmetin Niteliği): KİK, araçların idare otoparkında tutulması veya idare personelince kullanılabilmesi gibi düzenlemelerin, Hizmet İşleri Genel Şartnamesi kapsamında hizmetin sürekliliğini sağlama amaçlı olduğunu ve ihalenin niteliğini "araç kiralama" hizmetine dönüştürmediğine karar verdi.
  • 3. İddia (Sorumluluk): KİK, idare personelinin araç kullanımı sırasındaki kazalara ilişkin sorumluluğun, idarece yapılan bir zeyilname (değişiklik) ile "sürücünün kusurlu bulunması halinde kusuru oranında sürücü sorumlu olacaktır" şeklinde adil bir paylaştırmaya tabi tutulduğunu tespit ederek bu iddiayı yersiz buldu.

Analizin Sonucu

KİK, diğer tüm iddiaları yersiz bulmasına rağmen, sadece "emekli personel çalıştırma yasağı" maddesinin tek başına ihalenin iptalini gerektirdiğine karar verdi.

  • Düzeltilemez Aykırılık: Şartnamedeki bu düzenleme, İş Kanunu'nun temel bir ilkesine aykırı olduğu için "düzeltici işlemle giderilemeyecek nitelikte bir işlem" olarak kabul edildi.
  • Sonuç: Tek bir hukuka aykırı madde nedeniyle, 4734 sayılı Kanun'un 54. maddesinin (a) bendi uyarınca ihalenin iptaline karar verildi. Bu karar, idarelerin personel kriterleri belirlerken sosyal güvenlik statüsüne göre ayrımcılık yapamayacağını net bir şekilde ortaya koymaktadır.