Kamu ihalelerinde idarelere tanınan en önemli yetkilerden biri, belirli koşullar altında ihaleyi iptal etme serbestisidir. Bu yetki, mutlak ve sınırsız olmamakla birlikte, özellikle rekabetin yeterince oluşmadığı ve kamu yararının zedelenebileceği durumlarda idareler için önemli bir güvence mekanizmasıdır. İhale, sözleşme ve hakediş süreçlerinde bu tür iptal kararlarıyla karşılaşmak, istekliler için hayal kırıklığı yaratabilse de, sürecin hukuki altyapısını anlamak önemlidir. Bu noktada Yaka Danışmanlık, hem idarelerin iptal kararlarının hukuki dayanaklarını sağlamlaştırmasına hem de isteklilerin bu kararlara karşı haklarını aramasına yönelik profesyonel destek sunmaktadır. Kamu İhale Kurulunun 02.07.2025 tarihli ve 2025/UM.I-1431 sayılı kararı, tek geçerli teklif kalması durumunda idarenin iptal yetkisinin sınırlarını ve kullanım koşullarını göstermesi açısından dikkate değer bir örnektir.
Rekabetin Oluşmaması Gerekçesiyle İptal Kararı
İncelemeye konu olan beton boru ve malzemeleri alımı ihalesi, birden çok kısımdan oluşmaktadır. Uyuşmazlığa konu olan 3'üncü kısma üç istekli teklif vermiş, ancak ihale komisyonunun değerlendirmesi sonucunda iki isteklinin teklifi çeşitli gerekçelerle (geçici teminatın uygun olmaması, sunulan TSE belgesinin şartları sağlamaması) değerlendirme dışı bırakılmıştır. Sonuç olarak, bu kısımda sadece başvuru sahibi firmanın teklifi geçerli kalmıştır.
Başvuru sahibinin teklifi, ilgili kısmın yaklaşık maliyetinin altında olmasına rağmen (%99'u oranında), idare, "gerekli rekabet ortamının oluşmadığı" ve "kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması" ilkeleri uyarınca ihalenin bu kısmını iptal etme kararı almıştır. Başvuru sahibi ise, yaklaşık maliyetin altında tek geçerli teklif kalmasının rekabetin oluşmadığı anlamına gelmeyeceğini ve idarenin kararının sübjektif olduğunu iddia ederek bu iptal kararına itiraz etmiştir.
İdarenin Takdir Yetkisi ve Kurulun Değerlendirmesi
Kamu İhale Kurulu, bu uyuşmazlığı 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 39. maddesi çerçevesinde değerlendirmiştir. Bu madde, idareye "verilmiş olan bütün teklifleri reddederek ihaleyi iptal etmekte serbesttir" hükmüyle geniş bir takdir yetkisi tanımaktadır. Kurul, yerleşik içtihatlarında bu yetkinin sınırsız olmadığını, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun, somut ve makul gerekçelere dayandırılması gerektiğini vurgulamaktadır.
Bu kararda Kurul, idarenin iptal gerekçesini makul bulmuştur. İhalenin bir kısmına üç teklif verilmiş olmasına rağmen, değerlendirme sonucunda tek bir geçerli teklifin kalması ve bu teklifin de yaklaşık maliyete çok yakın olması, idarenin rekabetin arzu edilen düzeyde oluşmadığı yönündeki endişesini haklı kılmıştır. Kurul, idarenin kamu kaynaklarını en verimli şekilde kullanma ve en uygun bedelle alımı gerçekleştirme sorumluluğu bulunduğunu, bu sorumluluk çerçevesinde, rekabetin oluşmadığı bir ortamda yaklaşık maliyete çok yakın tek bir teklifi kabul etmek yerine ihaleyi iptal edip yeniden ihaleye çıkma yolunu seçmesinin takdir yetkisi dahilinde olduğuna karar vermiştir. Bu nedenle, idarenin iptal işleminde mevzuata bir aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Analizin Sonucu ve Taraflar İçin Çıkarımlar
Bu karar, kamu ihalelerinde rekabet ilkesinin sadece katılım sayısı ile değil, aynı zamanda tekliflerin niteliği ve fiyat seviyesi ile de ilişkili olduğunu göstermektedir.
İdareler açısından: İdareler, ihale sonucunda tek bir geçerli teklif kalması durumunda ihaleyi iptal etme konusunda geniş bir takdir yetkisine sahiptir. Ancak bu yetkiyi kullanırken, kararını somut gerekçelere dayandırmalıdır. "Rekabetin oluşmaması" ve "kamu yararı" gibi gerekçeler, özellikle tek geçerli teklifin yaklaşık maliyete çok yakın olduğu durumlarda Kurul tarafından kabul görmektedir. İptal kararının gerekçesini açık ve net bir şekilde yazmak, olası itirazlar karşısında idarenin pozisyonunu güçlendirecektir.
İstekliler açısından: Bir ihalede tek geçerli teklif sahibi olmak, sözleşmenin imzalanacağı anlamına gelmemektedir. Teklif bedelinin yaklaşık maliyete oranı, idarenin ihaleyi devam ettirme veya iptal etme kararında önemli bir rol oynar. Teklifin yaklaşık maliyetin sadece çok az altında olması, idareye iptal için haklı bir gerekçe sunabilir. İstekliler, bu riski bilerek tekliflerini oluşturmalı ve idarenin iptal kararı alması durumunda, bu kararın keyfi veya ayrımcı bir muameleye dayanmadığı sürece Kurul tarafından onanma ihtimalinin yüksek olduğunu göz önünde bulundurmalıdır.
Sonuç olarak, Kurulun bu kararı, 4734 sayılı Kanun'un ruhuna uygun olarak, idarelerin en temel görevinin kamu kaynaklarını en verimli şekilde kullanmak olduğunu ve bu amaç doğrultusunda, yeterli rekabetin oluşmadığına kanaat getirdikleri ihaleleri iptal etme yetkilerinin bulunduğunu bir kez daha teyit etmiştir.




Yorum Bırak