İhale Süreçlerinde Çıkar Çatışmasının Önlenmesi

Kamu ihalelerinin temel ilkelerinden olan rekabet, eşit muamele ve güvenilirliğin sağlanması, süreçte yer alan aktörler arasında herhangi bir çıkar çatışmasının bulunmamasına bağlıdır. Bu ilkenin en somut yansımalarından biri, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 11. maddesinde düzenlenen yasaktır: Bir işin danışmanlık hizmetlerini (proje, etüt, tasarım vb.) yapanlar, o işin yapım ihalesine katılamazlar. Bu yasak, sadece danışman firmayı değil, o firmanın ortaklarını, yönetimsel ilişkisi olanları ve sermaye bağı bulunan diğer şirketleri de kapsar. Amaç, işin hazırlık sürecinde bilgi avantajı elde edenlerin, yapım aşamasında bu avantajı kullanarak haksız rekabet yaratmasını önlemektir. Kamu İhale Kurulunun 24.09.2025 tarihli ve 2025/UY.I-2067 sayılı kararı, bu yasağın ne kadar geniş yorumlandığını ve gerçek kişi ortakları dahi kapsadığını gösteren net bir örnektir.

Proje Sahibi Şirketin Ortağının İhaleye Teklif Vermesi

Karara konu olay, iki kısımdan oluşan bir doğalgaz dönüşüm işi ihalesidir. İhaleyi kazanan istekli Yasin Can, ihaleye gerçek kişi olarak teklif vermiştir. İtirazen şikâyet başvurusunda bulunan rakip bir firma, kazanan isteklinin, ihalenin ikinci kısmına ait projeleri hazırlayan şirketin ortağı olduğunu ve bu durumun ihaleye katılım yasağını ihlal ettiğini iddia etmiştir.

İddiayı araştıran Kamu İhale Kurulu, şu somut bağlantıları tespit etmiştir:

  1. İhale dokümanı ekinde yer alan, ihalenin ikinci kısmı olan "Batlama Polis Lojmanı Doğal Gaz Dönüşüm İşi" projesinin kapak sayfasında ve proje mühendisi kaşesinde "Giresun Isı Teknik Ltd. Şti." firmasının adının ve antetinin yer aldığı görülmüştür. Bu, projeyi hazırlayanın bu şirket olduğunu kanıtlamaktadır.
  2. Ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, ihaleye teklif veren gerçek kişi Yasin Can'ın, projeyi hazırlayan Giresun Isı Teknik Ltd. Şti.'nin %50 hissesine sahip ortağı ve şirketi münferiden temsile yetkili müdürü olduğu anlaşılmıştır.

Bu tespitler, ihalenin yapım işine teklif veren gerçek kişi ile işin projesini hazırlayan tüzel kişilik arasında doğrudan bir ortaklık ve yönetim ilişkisi olduğunu şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koymuştur.

Kurulun Değerlendirmesi ve Kısmi Düzeltici İşlem

Kurul, 4734 sayılı Kanun'un 11. maddesindeki yasağın bu durumu açıkça kapsadığına karar vermiştir. Yasağın amacı, bilgi avantajı ve potansiyel çıkar çatışmalarını engellemektir. Projeyi hazırlayan şirketin %50 ortağı ve yetkili müdürü olan bir kişinin, o projenin yapım işi ihalesine katılması, bu amacın tam da merkezindeki bir durumu oluşturur. Bu nedenle, Yasin Can'ın ihalenin ikinci kısmına verdiği teklifin, yasağı ihlal ettiği gerekçesiyle değerlendirme dışı bırakılması gerektiğine hükmedilmiştir.

Ancak Kurul, kararında önemli bir ayrım yapmıştır. İhalenin birinci kısmı olan "Espiye İlçe Emniyet Müdürlüğü" işine ait projeler, Giresun Isı Teknik Ltd. Şti. tarafından değil, Giresun Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü gibi bir kamu kurumu tarafından hazırlanmıştır. Dolayısıyla, Yasin Can'ın bu kısma teklif vermesinde herhangi bir çıkar çatışması veya katılım yasağı bulunmamaktadır.

Bu nedenle Kurul, sadece yasağın ihlal edildiği ikinci kısma yönelik olarak düzeltici işlem belirlenmesine, yani Yasin Can'ın teklifinin bu kısımda değerlendirme dışı bırakılarak ihale sürecinin kalan geçerli tekliflerle devam etmesine karar vermiştir.

Analizin Sonucu ve Taraflar İçin Çıkarımlar

Bu karar, ihalelerdeki çıkar çatışması yasağının uygulanmasına ilişkin önemli dersler içermektedir:

  • İdareler Açısından: İhale dokümanını hazırlayan danışman firmalar ile ihaleye katılan istekliler arasındaki organik bağları (ortaklık, yönetim kurulu üyeliği vb.) dikkatle araştırmalıdırlar. Bu yasak, sadece tüzel kişilikleri değil, o tüzel kişiliklerle ilişkili gerçek kişileri de kapsar.
  • İstekliler Açısından: Bir ihaleye teklif vermeden önce, kendilerinin veya ortaklarının, o ihalenin hazırlık (danışmanlık, proje) sürecinde yer alıp almadığını mutlaka kontrol etmelidirler. Kısmi teklife açık ihalelerde, bu yasağın sadece ilgili kısım için geçerli olabileceğini de göz önünde bulundurmalıdırlar.

Sonuç olarak bu karar, kamu ihalelerinde şeffaflığı ve adil rekabeti korumak adına, proje hazırlığı ile yapım işinin birbirinden kesin çizgilerle ayrılması gerektiğini ve bu ayrımı ihlal eden dolaylı ilişkilerin dahi ihaleye katılımı engelleyeceğini güçlü bir şekilde teyit etmektedir.