Kamu ihalelerinde benzer iş deneyiminin değerlendirilmesi, isteklilerin teknik yeterliğinin ölçülmesinde temel bir unsurdur. İdare tarafından belirlenen benzer iş tanımına uygun bir deneyime sahip olmak, ihaleye katılımın ön koşuludur. Ancak, bir işin nasıl ifa edildiği (doğrudan kendi personeliyle mi, yoksa alt yükleniciler veya kiralık araçlarla mı) ile işin hukuki niteliğinin ne olduğu arasındaki ayrım, zaman zaman uyuşmazlıklara yol açabilmektedir. İhale, sözleşme ve hakediş süreçlerinde bu tür teknik ayrımların doğru yorumlanması, hem idarelerin doğru karar vermesi hem de isteklilerin hak kaybı yaşamaması için kritiktir. Yaka Danışmanlık, bu gibi karmaşık konularda sunduğu profesyonel danışmanlık hizmetiyle, tarafların mevzuatı doğru anlamasına ve uygulamasına yardımcı olmaktadır. Kamu İhale Kurulunun 16.07.2025 tarihli ve 2025/UH.I-1513 sayılı kararı, bir hizmetin niteliğinin, o hizmetin ifa edilme yönteminden daha öncelikli olduğunu vurgulayan önemli bir örnektir.

İş Deneyim Belgesine Yönelik İtirazlar

Bir şeker fabrikasının personel taşıma hizmet alımı ihalesinde, ihaleyi kazanan isteklinin sunduğu, özel sektöre ait bir iş deneyim belgesine yönelik olarak itirazda bulunulmuştur. İtiraz sahibi, belgenin birkaç nedenle geçersiz olduğunu iddia etmiştir:

  1. Personel Çalıştırma Esası: İş deneyimine konu sözleşmede, "Kiralık araçlar ile işin icrası söz konusu olur ise yüklenicinin SGK'lı personel çalıştırma zorunluluğu yoktur" şeklinde bir madde yer almaktadır. İtirazcıya göre bu durum, işin personel ve organizasyon gerektiren bir "taşıma hizmeti" değil, salt bir "araç kiralama" işi olduğunu göstermektedir.
  2. KDV Tevkifatı Eksikliği: Sunulan faturalarda, taşımacılık hizmetleri için zorunlu olan Katma Değer Vergisi tevkifatının uygulanmadığı belirtilmiştir. Bu durumun da işin fiilen bir taşımacılık hizmeti olmadığının kanıtı olduğu ileri sürülmüştür.
  3. Aracılık Faaliyeti: İşin alt yükleniciler aracılığıyla yapılmış olmasının, bunu bir "aracılık faaliyeti" haline getirdiği ve benzer iş tanımına uymadığı iddia edilmiştir.

Kurulun Değerlendirmesi: İşin Esası ve İfa Şekli Ayrımı

Kamu İhale Kurulu, bu iddiaları değerlendirirken, iş deneyimine konu sözleşmenin bütününe ve ihale dokümanındaki benzer iş tanımına odaklanmıştır.

Öncelikle, İdari Şartname'de benzer iş "Kamu veya Özel Sektöre gerçekleştirilen ihale konusu iş veya her türlü şehir içi veya şehirlerarası yolcu taşımacılığı hizmetleri" olarak geniş bir şekilde tanımlanmıştır. İhale üzerinde bırakılan isteklinin sunduğu sözleşmenin başlığı ve konusu ise açıkça "Personel Taşıma Hizmeti"dir. Kurul, sözleşmenin lafzı ve amacı itibarıyla bir yolcu taşıma hizmetine ilişkin olduğu tespitini yapmıştır.

İşin alt yükleniciler veya kiralık araçlarla yapılmasına olanak tanıyan sözleşme maddesi, Kurul tarafından hizmetin niteliğini değiştiren bir unsur olarak görülmemiştir. Bir yüklenicinin taahhüt ettiği hizmeti kendi öz malı araçları ve personeliyle mi, yoksa yasal sınırlar dahilinde alt yükleniciler kullanarak mı yerine getireceği, kendi ticari ve operasyonel bir kararıdır. Önemli olan, iş sahibine karşı taahhüt edilen "personel taşıma hizmeti"nin eksiksiz olarak sunulmasıdır. Sözleşme, hizmetin nasıl organize edileceğine dair yükleniciye bir esneklik tanımış, bu da SGK'lı personel çalıştırma zorunluluğunu ve KDV tevkifatı uygulamasını etkilemiştir. Ancak bu durum, yapılan işin "personel taşıma" olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz.

Kurul, KDV tevkifatı uygulanmamasının da tek başına işin niteliğini belirlemede kesin bir delil olamayacağını değerlendirmiştir. Vergi usulüne ilişkin bir uygulamanın, kamu ihale hukuku açısından işin "benzer iş" olup olmadığına dair değerlendirmeyi doğrudan etkilemesi beklenemez. Esas olan, sözleşme kapsamında fiilen gerçekleştirilen işin, ihale dokümanında tanımlanan benzer işe uygunluğudur.

Analizin Sonucu ve Taraflar İçin Çıkarımlar

Bu karar, benzer iş deneyiminin değerlendirilmesinde işin özüne odaklanılması gerektiğini, ifa şekline ilişkin detayların tali nitelikte kalabileceğini göstermektedir.

İdareler için: Benzer iş deneyim belgelerini değerlendirirken, belgenin ve dayanağı sözleşmenin konusuna odaklanmalıdırlar. Eğer sözleşme konusu, idari şartnamedeki benzer iş tanımıyla örtüşüyorsa, işin alt yüklenici kullanılarak veya farklı bir organizasyon modeliyle yapılmış olması, tek başına belgeyi geçersiz kılmaz. İdareler, "hizmetin kendisi" ile "hizmetin sunulma biçimi" arasındaki farkı gözeterek daha esnek ve hakkaniyetli bir değerlendirme yapmalıdır.

İstekliler için: Özellikle özel sektöre ait iş deneyimlerini sunarken, sözleşmenin konusunun ve başlığının, katıldıkları ihalenin benzer iş tanımıyla net bir şekilde uyumlu olduğundan emin olmalıdırlar. İşin ifası sırasında alt yüklenici kullanılmış olması veya belirli vergisel uygulamaların farklılık göstermesi, sözleşme konusu açıkça benzer iş tanımına uyduğu sürece, iş deneyimlerinin geçersiz sayılması için yeterli bir gerekçe oluşturmayabilir. Bu karar, bu tür itirazlara karşı güçlü bir argüman sunmaktadır.

Sonuç olarak Kurul, bir hizmetin alt yüklenici aracılığıyla görülmesinin, o hizmetin niteliğini değiştirmediği ve "personel taşıma" işinin, ifa yönteminden bağımsız olarak benzer iş tanımına uyduğu gerekçesiyle itirazen şikayet başvurusunu reddetmiştir.