4734 sayılı Kamu İhale Kanunu, Türkiye'deki kamu alımlarının ana çerçevesini çizen temel kanundur. Ancak kanunun kendisi, belirli nitelikteki alımları, kendi kapsamı dışına çıkararak "istisna" olarak tanımlamıştır. Bu istisnaların amacı, özel uzmanlık, aciliyet veya farklı bir yasal rejime tabi olma gibi nedenlerle genel ihale usullerinin uygulanmasının pratik veya uygun olmadığı durumlarda idarelere esneklik sağlamaktır. İsteklilerin ve idarelerin bu ayrımı net bir şekilde bilmesi, hak arama yollarını doğru belirlemeleri açısından hayati önem taşır. Zira, bir ihalenin hangi yasal çerçeveye tabi olduğu, o ihaleyle ilgili uyuşmazlıklarda hangi merciye başvurulacağını doğrudan belirler. İhale ve sözleşme süreçlerinde doğru hukuki yolun tespiti gibi kritik konularda Yaka Danışmanlık, müvekkillerine yol göstererek zaman ve hak kaybını önlemektedir. Kamu İhale Kurulunun 30.07.2025 tarihli ve 2025/UY.IV-1591 sayılı kararı, Kurumun görev alanının sınırlarını ve istisna kapsamındaki ihalelere yönelik başvuruların akıbetini açıkça göstermektedir.

Başvuru Süreci ve İhalenin Hukuki Niteliği

Karara konu olayda, bir üniversite, "Sağlık Bilimleri Fakültesi Restorasyonu Yapılması İşi" için bir ihale düzenlemiştir. İhaleye katılan bir istekli, sunmuş olduğu iş deneyim belgesinin benzer iş tanımına uymadığı gerekçesiyle teklifinin değerlendirme dışı bırakılması üzerine önce idareye şikâyet başvurusunda bulunmuştur. İdare, bu şikâyeti değerlendirme sürecindeyken, ihalenin ilanında usulsüzlük olduğu gerekçesiyle ihaleyi tamamen iptal etmiştir.

İstekli, bu iptal kararının hukuka aykırı olduğunu iddia ederek konuyu İdare Mahkemesine taşımıştır. Mahkeme ise, ihale sürecine ilişkin uyuşmazlıklarda öncelikle Kamu İhale Kurumuna başvurulması gerektiğini belirterek "idari merci tecavüzü" kararı vermiş ve dava dilekçesini Kuruma göndermiştir. Böylece konu, bir mahkeme kararıyla Kamu İhale Kurulunun önüne gelmiştir.

Ancak, Kurul yaptığı ön incelemede kritik bir tespitte bulunmuştur: İhale, 4734 sayılı Kanun'un 3'üncü maddesinin (i) bendi kapsamında gerçekleştirilmiştir. Bu bent, "2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamındaki taşınmaz kültür varlıklarının rölöve, restorasyon, restitüsyon... projeleri ve bunların uygulamaları"na ilişkin mal ve hizmet alımlarının, ceza ve yasaklama hükümleri hariç olmak üzere, 4734 sayılı Kanun'a tabi olmadığını hükme bağlamaktadır. Başvuruya konu iş de bir "restorasyon" işi olduğu için, bu istisna kapsamına girmekteydi.

Kurulun Kararı: Görev Alanı Dışındaki Başvurunun Reddi

Bu tespit üzerine Kamu İhale Kurulu, başvuruyu esastan incelemeye geçmeden, görev ve yetki yönünden değerlendirmiştir. Kurulun görevleri, 4734 sayılı Kanun'un 53'üncü maddesinde sayılmıştır ve bu görevlerin temelini, bu Kanun'a göre yapılan ihalelere ilişkin itirazen şikâyet başvurularını incelemek oluşturmaktadır.

Kararda vurgulandığı üzere, incelenen ihale, kanunun açık hükmü gereği 4734 sayılı Kanun kapsamında değildir. Dolayısıyla, bu ihaleye ilişkin hukuka aykırılık iddialarını inceleyip karara bağlamak Kamu İhale Kurumunun görev ve yetki alanına girmemektedir. Bir konunun Kurum tarafından incelenebilmesi için, öncelikle o konunun 4734 sayılı Kanun çerçevesinde yürütülen bir ihale süreciyle ilgili olması ön şarttır.

Bu gerekçeyle Kurul, 4734 sayılı Kanun'un 54'üncü maddesinin onbirinci fıkrasının (c) bendi uyarınca, itirazen şikâyet başvurusuna konu hususun Kurumun görev alanında bulunmaması nedeniyle başvurunun "görev yönünden reddine" karar vermiştir.

Analizin Sonucu ve Taraflar İçin Çıkarımlar

Bu karar, kamu ihalelerinde hak arama sürecinin ilk ve en temel adımının, ihalenin hukuki rejimini doğru tespit etmek olduğunu göstermektedir.

  • İdareler Açısından: İdareler, istisna kapsamında bir alım yaptıklarında, bu durumu ihale dokümanlarında ve ilanlarında net bir şekilde belirtmelidir. Bu, potansiyel isteklilerin hak arama yollarını doğru belirlemesine yardımcı olur ve gereksiz başvuruların önüne geçer.
  • İstekliler Açısından: İstekliler, bir ihaleye teklif vermeden veya bir ihaleye ilişkin şikâyette bulunmadan önce, o ihalenin 4734 sayılı Kanun kapsamında mı yoksa istisnalardan birine mi tabi olduğunu mutlaka araştırmalıdır. İstisna kapsamındaki bir ihaleye ilişkin uyuşmazlıklarda başvurulacak merci Kamu İhale Kurulu değil, doğrudan idari yargı (İdare Mahkemeleri) veya ilgili özel mevzuatın öngördüğü başka bir çözüm merciidir. Bu kararda olduğu gibi, yanlış merciiye başvurmak, zaman kaybına ve hakların usulden reddedilmesine neden olabilir.

Sonuç olarak, Kurul'un bu kararı, kendi yetki alanının 4734 sayılı Kanun ile çizilmiş kesin sınırlarını hatırlatan ve taraflara doğru hukuki yolu izlemeleri konusunda önemli bir rehberlik sunan temel bir karardır.