Müdürlüğün Görevini Firmaya Yaptırmak: Sayıştay'dan "Asli Görev" Uyarısı ve Zimmet!

Kamu idarelerinin, kendi personeli tarafından yürütülmesi gereken asli ve sürekli görevlerini, "danışmanlık" veya "hizmet alımı" adı altında özel firmalara devretmesi, 5018 sayılı Kanun kapsamında ciddi kamu zararı iddialarına yol açmaktadır. Personel yetersizliği veya teknik uzmanlık eksikliği gibi savunmalar, idarenin yönerge ile tanımlanmış asli görevleri için Sayıştay tarafından genellikle kabul görmemektedir. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, hizmet alımlarınızın asli görev-danışmanlık ayrımına uygunluğunu temin eder. Sayıştay 3. Dairesi’nin 29.04.2025 tarihli ve 532 sayılı kararı, bu ihlalin mali sorumluluk doğurduğunu göstermektedir.

Kararın İlgili Kısmı

"Mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesi sonucunda, mevzuatta belirtilen konular haricinde danışmanlık hizmet alımı yapılamayacağından, ayrıca danışmanlık hizmeti idare personeli tarafından yürütülebilecek veya yürütülmesi gereken işler kapsamında olduğundan, personel eliyle yürütülebilecek işlerin danışmanlık hizmeti şeklinde satın alınması sonucu... kamu zararına sebebiyet verilmiştir."

Olayın Arka Planı: Sekreterya Hizmetinin İhale Edilmesi

Bir belediye, "Halk Meclisi için koordinatörlük görevi ve sekreterya işlemlerinin yürütülmesi" işini, özel bir firmadan hizmet satın alması (doğrudan temin) yoluyla temin etmiştir.

Sayıştay'ın Değerlendirmesi: İş, Müdürlüğün Asli Görevidir

Sayıştay (çoğunluk görüşü), bu hizmet alımını kamu zararı olarak nitelendirmiştir:

  1. Asli Görev: Belediyenin kendi "Görev, Yetki ve Sorumluluklar Yönergesi" incelendiğinde; "halk meclisi çalışmalarını yürütmek", "mahalle halkıyla iletişimi sağlamak", "kent konseyi çalışmalarının takibi" gibi işlerin, bizzat Kültür İşleri Müdürlüğü'nün görevleri arasında sayıldığı tespit edilmiştir.
  2. Danışmanlık Kapsamında Değil: İhale edilen iş, 4734 sayılı Kanun'un 48. maddesinde sayılan (mimarlık, mühendislik, etüt, proje, ÇED, tasarım, denetim vb.) teknik, mali veya hukuki bir "danışmanlık" hizmeti niteliğinde değildir.
  3. Personel Yetersizliği Gerekçesi: Sorumlular savunmalarında, müdürlükte yeterli ve deneyimli personel bulunmadığını, hizmet alımının daha az maliyetli olduğunu iddia etmişlerdir. Ancak Sayıştay, idare personeli tarafından yürütülmesi gereken işlerin hizmet alımıyla satın alınmasının, gerekçesi ne olursa olsun, "mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması" anlamına geldiğini ve kamu zararı oluşturduğunu belirtmiştir.

Sorumlulukta Farklı Yaklaşım

Sayıştay, bu dosyada sorumluluğu standart harcama sürecinden ayırmıştır. Ödeme emrini imzalayan Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi yerine, kamu zararı ile "illiyet bağı" kurarak, asıl kararı veren "Doğrudan Temin Onay Belgesinde imzası bulunan" ve "Sözleşmeyi imzalayan" kişileri (Diğer Sorumlular) mali olarak sorumlu tutmuştur.

Analizin Sonucu

  • İdareler İçin: İdarelerin kendi teşkilat yönergelerinde bir birimin "görevi" olarak tanımlanmış işler, asli ve sürekli görev kabul edilir. Bu işler, personel yetersizliği gerekçesiyle dahi hizmet alımı yoluyla temin edilmemelidir.
  • Danışmanlık Sınırı: Bir işin danışmanlık sayılabilmesi için 4734 S.K. Md. 48'deki niteliklere (teknik, mali, hukuki, özel uzmanlık) sahip olması gerekir; sekreterya, koordinasyon gibi idari işler bu kapsamda değildir.
  • Nihai Karar (Sorumluluk): Oluşan kamu zararının, sözleşmeyi ve onay belgesini imzalayan Diğer Sorumlulara müştereken ve müteselsilen, faiziyle birlikte ödettirilmesine (zimmet) oy çokluğuyla karar verilmiştir.