"Zemin Sorumluluğu Yüklenicidedir" Hükmü, İdarenin Hatalı Etüt Raporunu Kapsar mı? Sayıştay'da Derin Görüş Ayrılığı

Anahtar teslim götürü bedel işlerde, idare tarafından verilen zemin etüt raporunun hatalı çıkması ve öngörülmeyen zemin sorunlarının (sıvılaşma vb.) ortaya çıkması, en büyük sözleşmesel anlaşmazlıklardan biridir. Teknik şartnamedeki "tüm zemin sorumluluğu yüklenicidedir, ek bedel ödenmez" şeklindeki katı hükmün, idarenin kusurlu raporunu kapsayıp kapsamayacağı kritik bir sorudur. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, sözleşmesel risklerin ve öngörülemeyen durumların doğru yönetilmesini sağlar. Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 02.03.2022 tarihli ve 51154 sayılı Kararı, bu konuda Sayıştay içinde dahi ne kadar derin bir görüş ayrılığı olduğunu ortaya koymaktadır.

Kararın İlgili Kısmı (Oy Çokluğu Gerekçesi)

"Zemin yapısının belirlenmesi için gerekli tüm sorumluluk yükleniciye aittir. Bu nedenle yüklenici yapacağı ilave sondajları ve diğer zemin araştırmaları sonucu elde ettiği veriler ışığında... zemin iyileştirmesi projesi oluşturacaktır. Zemin yapısından kaynaklı hiçbir sebep nedeniyle yüklenici ilave bir bedel talebinde bulunamaz"

Kararın İlgili Kısmı (Karşı Oy Gerekçesi)

"İhale dokümanları zeminde sıvılaşma riskinin bulunmadığını belirten statik zemin etüt raporuna göre hazırlanmıştır... Dolayısıyla ihale aşamasındaki zemin etüt raporunda yer almayan, işin... projesi ile mahal listesinde de bulunmayan, sonradan ortaya çıkan bir imalatın bedelinin sözleşme kapsamında yer aldığını söylemek mümkün değildir."

Hatalı Zemin Raporu ve Öngörülmeyen "Jet Grout" İmalatı

Karma sözleşmeli bir hizmet binası inşaatının anahtar teslim götürü bedel kısmında, idare tarafından yükleniciye verilen zemin etüt raporu "sıvılaşma riski yoktur" demiştir.

Ancak temel kazısı -18 metreye indiğinde, zeminde sıvılaşma ve batmalar tespit edilmiştir. Bu durum, idarenin raporunda öngörülmemiştir.

Yeni bir proje müellifi raporu, mevcut zemin üzerine bina kurmanın teknik olarak imkansız olduğunu, Jet1 Grout yöntemiyle (yaklaşık 7800 m²) zemin iyileştirmesi yapılmasının zorunlu olduğunu belirtmiştir.

İdare, bu yeni ve projede olmayan imalatı iş artışı kapsamında yükleniciye yaptırmış ve bedelini ödemiştir.

Çoğunluk Görüşü: "Tüm Sorumluluk" Hükmü Mutlaktır, Ek Bedel Ödenemez

Sayıştay Temyiz Kurulu'nun çoğunluk görüşü, ilk ilamdaki tazmin hükmünü ONAMIŞTIR (TASDİK).

Gerekçe olarak, Teknik Şartname'nin 3. maddesi gösterilmiştir. Bu madde, zeminle ilgili "tüm sorumluluğun" yükleniciye ait olduğunu ve "hiçbir sebeple" ilave bedel talep edemeyeceğini açıkça yazmaktadır.

Ayrıca İdari Şartname'nin "Yerin Görülmesi" maddesi uyarınca yüklenici, teklifini etkileyebilecek tüm riskleri (zemin dahil) kabul etmiş sayılır.

Bu katı hükümler varken, sonradan "zemin farklı çıktı" diyerek Jet Grout imalatı için iş artışı kapsamında ödeme yapılması, sözleşmeye açık aykırılık ve kamu zararıdır.

Karşı Oy (8 Üye): "Hatalı Rapora Dayalı Teklif, Öngörülemeyen Riski Kapsamaz"

Temyiz Kurulu Başkanı dahil 8 üyenin oluşturduğu güçlü azınlık görüşü ise tazmin hükmünün KALDIRILMASI gerektiğini savunmuştur.

Azınlık görüşüne göre, yüklenici anahtar teslim teklifini idarenin "sıvılaşma riski yok" diyen hatalı raporuna güvenerek vermiştir.

Ortaya çıkan sıvılaşma, yüklenicinin öngörmesi gereken bir "risk" değil, idarenin kusurlu bilgi vermesinden kaynaklanan **"öngörülemeyen bir durum"**dur (YİGŞ 12/4).

Teknik Şartnamedeki "ek bedel ödenmez" hükmü, kazı klası değişikliği gibi olağan zemin risklerini kapsar; idarenin raporunun tamamen yanlış çıkması gibi olağanüstü bir durumu kapsamaz.

Projenin uygulanması teknik olarak imkansız hale geldiğinden, idarenin Jet Grout ile proje değişikliği yapması ve bedelini iş artışı (4735 S.K. Md. 24) kapsamında ödemesi hukuka uygundur. Kamu zararı yoktur.

Analizin Sonucu

  • Bu karar, Sayıştay'ın "zemin sorumluluğu" konusundaki katı yorumunu (çoğunluk görüşü) göstermesi açısından çok önemlidir.
  • İdareler için: Teknik şartnameye "tüm zemin riski yüklenicinindir" yazmak, denetimlerde idareyi korumaktadır. Ancak, Temyiz Kurulu'ndaki 8 üyenin karşı oyu, bu durumun Yargı (Adli Yargı/Danıştay) veya Yüksek Fen Kurulu nezdinde tam tersi bir sonuca (idarenin kusuru) yol açabileceğini göstermektedir.
  • Yükleniciler için: İdare "zemin etüdü" verse bile, şartnamedeki "tüm risk yüklenicinindir, ek bedel ödenmez" hükmünün, Sayıştay tarafından mutlak yorumlandığını bilin. İdarenin verdiği etüt raporuna güvenerek teklif vermek, sonradan ortaya çıkan zemin bozukluklarının maliyetinin (Sayıştay çoğunluk görüşüne göre) yükleniciye kalması riskini taşır. Yükleniciler, teklif vermeden kendi zemin araştırmalarını yapmak zorundadır.