Giriş

Anahtar teslimi götürü bedel sözleşmeler, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu uyarınca, bedelin işin tamamı için sabit olarak belirlendiği ve yüklenicinin eseri bu bedelle tamamlama taahhüdü altına girdiği sözleşmelerdir. İşin sorunsuz bir şekilde tamamlanması halinde bedelin ödenmesi basittir. Ancak, yüklenicinin işi kısmen yapıp bırakması veya sözleşmenin feshedilmesi gibi durumlarda, yapılan iş kısımlarının bedelinin nasıl hesaplanacağı ciddi bir uyuşmazlık konusudur. İdareler veya yükleniciler, yapılan işin bedelini birim fiyat mantığıyla metrajlandırarak hesaplama eğiliminde olsalar da, bu yaklaşım götürü bedel sözleşmenin doğasına aykırıdır.

Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 21 inci maddesinin 7'nci, son fıkrasına göre; "Anahtar teslimi götürü bedel teklif alınarak ihale edilen işlerde iş eksilişinin gerekli olduğu durumlarda, iş eksilişinin ihale tarihi itibarıyla tutarı, altıncı fıkradaki esaslar doğrultusunda hesaplanır." Görüleceği üzere, bu düzenlemede iş eksilişine konu imalatlar açısından bir hesaplama yapılması ve bu hesaplamanın da yeni birim fiyat esasına ve ihale tarihi baz alınmak suretiyle yapılması gerekmektedir. Ancak, dikkat edileceği üzere, anahtar teslim götürü bedel sözleşmeler, projeye verilen teklif sonucu oluşan tek bir rakamdır. Bu rakamdan bir imalatın çıkarılması gerektiği zaman, toplam sözleşmedeki bütün imalatların pursantajının çıkarılması ve eksilecek imalat kısmı pursantajının sözleşme bedeliyle çarpılması daha hakkaniyetli olacaktır. Bu sebeple Yapım İşleri Genel Şartnamesindeki yaklaşımın hukuken ve Yargıtay kararları ile uyumlu olmadığını değerlendirmekteyiz.

Bu makalede, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 04.12.2017 tarihli ve 2016/3524 E., 2017/4249 K. sayılı kararı temel alınarak, anahtar teslimi götürü bedel bir yapım işinin eksik bırakılması halinde yüklenicinin hak kazandığı bakiye alacağın hesaplanmasında izlenmesi gereken doğru yöntem, Yargıtay'ın yerleşik içtihatları doğrultusunda açıklanacaktır.

İlgili Mevzuat ve Hukuki Zemin
  • Türk Borçlar Kanunu Madde 480 (Götürü Bedel): Bu madde, götürü bedelli eser sözleşmelerinin temelini oluşturur. Yüklenicinin eseri kararlaştırılan bedelle meydana getirme borcu altına girdiğini düzenler.
  • 4735 Sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu Madde 6: Anahtar teslimi götürü bedel sözleşmeyi, uygulama projeleri ve mahal listelerine dayalı olarak "işin tamamı için" teklif edilen bedel üzerinden yapılan sözleşme olarak tanımlar.
  • Yargıtay İçtihatları: Yargıtay, uzun yıllardır istikrarlı bir şekilde, götürü bedelli işlerde kısmi ifa halinde bedelin "fiziki gerçekleşme oranı"na göre hesaplanması gerektiğini belirtmektedir.

Kararın İncelenmesi (Yargıtay 15. HD 2017/4249 Sayılı Karar)
  1. Olayın Özeti ve Uyuşmazlık

Davacı yüklenici, davalı idare ile anahtar teslimi götürü bedel bir onarım işi sözleşmesi imzalamıştır. İşi tamamladığını ancak bakiye alacağının ödenmediğini iddia ederek dava açmıştır. Davalı idare ise, teftiş raporuyla imalatların bir kısmının yapılmadığının tespit edildiğini ve bu nedenle yüklenicinin alacağı olmadığını savunmuştur. Mahkemece atanan bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiş, ancak Yargıtay bu kararı, alacak hesabında kullanılan yöntemin hatalı olduğu gerekçesiyle bozmuştur.

  1. Yargıtay'ın Bozma Gerekçesi ve Belirlediği Hesaplama Yöntemi

Yargıtay, kararında anahtar teslimi götürü bedel sözleşmelerde bakiye alacağın nasıl hesaplanması gerektiğine dair yerleşik içtihadını net bir şekilde ortaya koymuştur:

"Götürü bedel sözleşmede iş bedelinin belirlenmesi; davacı yüklenicinin alacağı, eksik ve ayıplar gözetilerek sözleşmeye göre gerçekleştirilen imalâtın fiziki oranının belirlenen götürü iş bedeline oranlanması ile hesaplanmalıdır."

Bu ilkenin uygulamaya yansıması şu adımları içerir:

  1. Fiziki Gerçekleşme Oranının Tespiti: Mahkemece görevlendirilecek teknik bilirkişi heyeti, öncelikle sözleşme ve eklerindeki projelere göre yapılması gereken işin tamamını %100 olarak kabul eder.
  2. Daha sonra, yüklenici tarafından fiilen yapılmış olan imalatların, bu bütün içindeki fiziki oranını (yüzdesini) hesaplar. Bu hesaplama, imalatların metraj veya maliyetlerine göre değil, işin bütünü içindeki ağırlıklarına ve tamamlanma seviyelerine göre yapılır. Örneğin, "kaba inşaat işin %40'ını, çatı %10'unu, ince işler %50'sini oluşturur" gibi bir oransal dağılım yapılır ve her bir kalemin ne kadarının tamamlandığı tespit edilir.
  3. Hakedişin Hesaplanması: Tespit edilen bu fiziki gerçekleşme oranı, sözleşmedeki KDV hariç anahtar teslimi götürü bedele uygulanır. Bu çarpım sonucunda bulunan rakam, yüklenicinin KDV hariç toplam hakedişini oluşturur.
  4. Bakiye Alacağın Bulunması: Bulunan bu toplam hakediş tutarından, yükleniciye daha önce (ara hakedişlerle) yapılmış olan ödemeler mahsup edilir. Varsa, idare tarafından kanıtlanmış olan cezai şart veya diğer kesintiler de düşülür. Geriye kalan miktar, yüklenicinin bakiye alacağıdır.

Yargıtay, mahkemenin bu kurala uymayan, "yetersiz bilirkişi raporuna göre" karar vermesini hukuka aykırı bularak bozma sebebi saymıştır.

Sonuç

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 2017/4249 sayılı kararı, anahtar teslimi götürü bedel bir işin eksik ifası durumunda bakiye alacağın hesaplanması yöntemini netleştiren, yerleşik içtihatların bir tekrarı ve teyididir. Bu karardan çıkarılacak temel ilkeler şunlardır:

  1. Anahtar teslimi götürü bedel işlerde kısmi ifanın bedeli, birim fiyat mantığıyla (yani yapılan işlerin metrajlarının birim fiyatlarla çarpılmasıyla)
  2. Doğru yöntem, işin bütününün %100 olduğu kabulüyle, yapılan kısmın fiziki gerçekleşme oranının tespit edilmesi ve bu oranın toplam sözleşme bedeline uygulanmasıdır.
  3. Bu hesaplama, özel ve teknik bilgi gerektirdiğinden, mutlaka konusunda uzman bir teknik bilirkişi heyeti tarafından yapılmalıdır. Bilirkişi raporu, bu oranın nasıl tespit edildiğini ayrıntılı ve gerekçeli olarak açıklamalı, denetime elverişli olmalıdır.

Bu yöntem, götürü bedel sözleşmenin "işin tamamı için tek bir bedel" esasına dayanması ruhuna en uygun çözüm yoludur. Tarafların sözleşme ile kurduğu risk ve bedel dengesini koruyarak, yapılan işin karşılığının adil bir şekilde belirlenmesini sağlar.