AYM'den Emsal Karar: KİK'e Ödenen "Onbinde Beş" Pay, Sözleşme Feshedilince Geri Alınabilecek mi?
Kamu ihale sürecinin sonunda sözleşme imzalayan yükleniciler için mali yükümlülüklerden biri de, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 53. maddesi uyarınca Kamu İhale Kurumu'na (KİK) ödenen onbinde beşlik (binde 0,5) paydır. Ancak bu bedelin, sözleşmenin idareden veya mücbir sebepten kaynaklı nedenlerle feshedilmesi durumunda dahi iade edilip edilmeyeceği, sektörde ciddi bir hukuki belirsizlik ve mağduriyet yaratmaktaydı. "Hiçbir durumda iade edilmez" şeklindeki katı kanun hükmü, yükleniciler aleyhine orantısız sonuçlar doğuruyordu. Anayasa Mahkemesi'nin 22/4/2025 tarihli ve E:2025/29, K:2025/102 sayılı kararı, bu önemli hukuki sorunu mülkiyet hakkı ekseninde çözüme kavuşturmuştur. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, firmaların mali menfaatlerini korumak için kritik önem taşımaktadır.
Kararın İlgili Kısmı
"Bu itibarla Kanun kapsamında yapılan ihalelere ilişkin olarak düzenlenecek sözleşmelerden bedeli belli bir meblağı aşanlar için yükleniciden sözleşme bedelinin on binde beşi oranında tahsil edilen tutarın Kurum tarafından hiçbir durumda iade edilmeyeceğini öngören kuralın ihalenin iptalinde veya sözleşmenin feshinde kendisine kusur atfedilemeyecek kişilere aşırı bir külfet yüklediği, kamu yararı ile mülkiyet hakkı arasında gözetilmesi gereken adil dengeyi kişi aleyhine bozarak orantısız bir sınırlamaya neden olduğu sonucuna ulaşılmıştır."
İptale Konu Olan Kural: "Onbinde Beş KİK Payı Hiçbir Durumda İade Edilmez"
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 53. maddesi, Kamu İhale Kurumu'nun gelirlerini düzenlemektedir. Bu gelirlerden biri de, (j) fıkrasının (1) numaralı bendi uyarınca, belirli bir bedeli aşan ihalelerde, sözleşme bedelinin onbinde beşi oranında yükleniciden tahsil edilen paydır. İdareler ve noterler, bu tutar KİK hesabına yatırılmadan sözleşme imzalanmamasını temin etmekle yükümlüdür.
Sorunun kaynağı, 16/11/2022 tarihli ve 7421 sayılı Kanun ile bu fıkraya eklenen beşinci paragraftır. Bu paragraf, "Bu fıkranın (1) numaralı bendi uyarınca tahsil edilen bedel hiçbir durumda iade edilmez." şeklinde kesin bir hüküm içermekteydi.
Somut olayda, bu bedeli yatıran bir yüklenici, muhtemelen sözleşmenin feshinin ardından bu bedelin iadesi talebiyle idareye başvurmuş ve ret yanıtı üzerine dava açmıştır.
İdare Mahkemesi'nin Anayasallık İtirazı: Mülkiyet Hakkı İhlali
Davaya bakan Ankara 20. İdare Mahkemesi, "hiçbir durumda iade edilmez" şeklindeki bu katı kuralın Anayasa'ya aykırı olduğu kanısına varmıştır. Mahkeme, itiraz başvurusunda özetle şu gerekçelere dayanmıştır:
- Sözleşmenin, yüklenicinin hiçbir kusuru olmaksızın (örneğin mücbir sebep veya mahkeme kararı sonucu) feshedilmesi durumunda dahi bu bedelin iade edilmemesi, mülkiyet hakkına orantısız bir müdahaledir.
- Bu durum, Anayasa'nın 2. maddesinde düzenlenen "hukuk devleti" ilkesine ve 35. maddesinde güvence altına alınan "mülkiyet hakkı"na aykırılık teşkil etmektedir.
İdare Mahkemesi, bu gerekçelerle kuralın iptali için Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvurmuştur.
Anayasa Mahkemesi'nin "Ölçülülük" İncelemesi: Meşru Amaç Sınırlamayı Haklı Kılmaz
Anayasa Mahkemesi, itirazı Anayasa'nın 13. (Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması) ve 35. (Mülkiyet hakkı) maddeleri yönünden incelemiştir. Yüksek Mahkeme'nin analizi şu şekildedir:
- Sınırlamanın Varlığı: AYM, sözleşme feshedilse bile bu bedelin iade edilmemesinin mülkiyet hakkına yönelik bir sınırlama getirdiğini tespit etmiştir.
- Kanunilik ve Meşru Amaç: Kuralın kanunla düzenlendiği (kanunilik) ve KİK'in mali yapısının korunması (kamu yararı) gibi meşru bir amaca dayandığı kabul edilmiştir.
- Ölçülülük İlkesi: AYM, sınırlamanın "ölçülü" olup olmadığını değerlendirmiştir. Ölçülülük ilkesi; elverişlilik, gereklilik ve orantılılık alt ilkelerinden oluşur.
- Elverişlilik ve Gereklilik: Mahkeme, kuralın KİK gelirlerinin korunması amacı bakımından "elverişli ve gerekli bir araç olmadığı söylenemez" diyerek bu iki kriteri geçtiğini belirtmiştir.
- Orantılılık (Adil Denge): Kuralın başarısız olduğu nokta burasıdır. AYM, ihalenin iptal edilmesi veya sözleşmenin "kişiye kusur atfedilemeyecek" bir başka nedenle (idareden kaynaklı, mücbir sebep vb.) feshedilmesinin mümkün olduğunu vurgulamıştır.
AYM'ye göre, böyle bir durumda yüklenici hem sözleşmeden beklediği imkanlardan mahrum kalmakta hem de sözleşme bedeli üzerinden ödediği onbinde beşlik tutarı geri alamamaktadır. Üstelik idare, iptal edilen işi yeniden ihaleye çıkardığında, yeni yükleniciden bu bedel tekrar tahsil edilecek ve KİK mükerrer bir gelir elde etmiş olacaktır.
Bu nedenlerle AYM, kuralın; kusuru olmayan yüklenicilere "aşırı bir külfet" yüklediğini ve kamu yararı (KİK geliri) ile bireyin mülkiyet hakkı arasında gözetilmesi gereken "adil dengeyi" kişi aleyhine bozduğunu tespit etmiştir.
İptal Kararı ve Dokuz Aylık Erteleme: Yeni Yasal Düzenleme Bekleniyor
Anayasa Mahkemesi, açıklanan gerekçelerle 4734 sayılı Kanun'un 53. maddesinin (j) fıkrasına eklenen "Bu fıkranın (1) numaralı bendi uyarınca tahsil edilen bedel hiçbir durumda iade edilmez." şeklindeki beşinci paragrafın, Anayasa'nın 13. ve 35. maddelerine aykırı olduğuna ve İPTALİNE oybirliğiyle karar vermiştir.
Ancak AYM, iptal kararının derhal yürürlüğe girmesi halinde doğacak "hukuksal boşluğun" kamu yararını ihlal edeceğini değerlendirmiştir. Bu nedenle, yasama organına (TBMM) yeni ve Anayasa'ya uygun bir düzenleme yapması için süre tanımıştır. İptal hükmünün, kararın Resmî Gazete'de yayımlanmasından (23/6/2025) başlayarak DOKUZ AY SONRA yürürlüğe girmesine karar verilmiştir.
Analizin Sonucu
- Yükleniciler İçin: Bu karar, özellikle sözleşmesi kendi kusuru dışında (idarenin feshi, mücbir sebepler, yargı kararları vb.) sona eren yükleniciler için emsal niteliğindedir. KİK'e ödenen onbinde beşlik payın "hiçbir durumda" iade edilemeyeceğine dair katı kural artık hukuken geçerliliğini yitirme sürecine girmiştir.
- İdareler İçin: İdareler, yüklenicinin kusurunun bulunmadığı fesih durumlarında KİK payının iadesi taleplerini, artık iptal edilen bu kanun hükmüne dayanarak kategorik olarak reddedemeyecektir.
- Mevcut ve Gelecek Davalar: Dokuz aylık süre sonunda (yaklaşık Mart 2026), bu kural tamamen yürürlükten kalkacaktır. Bu tarihe kadar yasama organının, hangi hallerde (örneğin sadece yüklenici kusuru dışındaki hallerde) iade yapılacağına dair yeni bir düzenleme yapması beklenmektedir.
- Mülkiyet Hakkı Vurgusu: Bu karar, kamu ihalelerinde idarenin gelir elde etme amacının dahi, yüklenicilerin mülkiyet hakkını orantısız şekilde zedelemesine izin verilemeyeceğini net bir şekilde ortaya koymuştur.




Yorum Bırak