Özel Hukuk Anlaşması ve Kamu Mali Sorumluluğu
6325 sayılı Kanun kapsamında idarelerin özel hukuk uyuşmazlıklarında arabulucuya gitmesi mümkündür. Ancak, idarenin "tazminat istemiyoruz" diyerek imzaladığı bir anlaşma, Sayıştay denetiminde tespit edilen kamu zararını yok eder mi? Bu, kamu yöneticileri için çok kritik bir sınırdır. Hukuki süreçlerle mali sorumlulukların kesiştiği bu noktalarda Yaka Danışmanlık rehberliği, yetki aşımı ve sorumluluk risklerini yönetmenizi sağlar. Bu analiz, Sayıştay Temyiz Kurulu’nun 24.04.2024 tarihli ve 56787 tutanak sayılı kararı esas alınarak hazırlanmıştır.
Kararın İlgili Kısmı
"Kamu idaresinin Sayıştay yargısına konu olmuş kamu zararının ilgilisinden (ahizinden) tahsili imkanını ortadan kaldıracak şekilde adli yargı merci nezdinde imzaladığı arabuluculuk anlaşma belgesi, sadece söz konusu anlaşmayı yapan tarafları bağlayacağı ve bu belgenin Sayıştay yargısında kurulacak hükme tesir eden bir mahiyeti olmadığı..."
Şoförsüz Araç Teslimi ve Kesilmeyen Cezalar
Olayda, yüklenicinin idareye şoförlü araç teslim etmesi gerekirken şoförsüz araç teslim ettiği, ancak kontrol teşkilatının hakedişlerden şoför maliyetini veya cezayı kesmediği tespit edilmiştir. Daha sonra, idare ile yüklenici arasında başka ihtilaflar çıkmış ve bir arabuluculuk anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşmada "tarafların birbirinden geçmişe dönük ceza ve tazminat talep etmeyeceği" hüküm altına alınmış ve Belediye Meclisi bunu onaylamıştır.
Sorumluların 'Sulh Olduk' Savunması
Sorumlular, "Biz yükleniciyle anlaştık (sulh olduk), bu anlaşma mahkeme ilamı niteliğindedir. Artık yükleniciden para isteyemeyiz, dolayısıyla Sayıştay da bizden kamu zararı isteyemez" savunmasını yapmışlardır.
Sayıştay Temyiz Kurulu'nun Kararı: Yetki Aşımı ve Sorumluluk
Sayıştay Temyiz Kurulu, çok önemli bir ayrıma gitmiştir:
- Anlaşma Öncesi Kusur: Kontrol teşkilatı üyeleri, arabuluculuk anlaşması yapılmadan önceki dönemde (2018), şoförsüz araçları kabul edip parasını tam ödeyerek kamu zararına sebep olmuştur. Sonradan yapılan anlaşma, bu kişilerin o tarihteki kusurunu ve kamu zararını ortadan kaldırmaz.
- Anlaşmanın Etkisi: Arabuluculuk anlaşması, idarenin yükleniciden alacak hakkını (rücu hakkını) hukuken bitirmiş olabilir. Ancak Sayıştay'a göre, idarecilerin (Harcama Yetkilisi ve Meclis Üyeleri) kamunun alacağından "vazgeçme" yetkisini bu şekilde kullanmaları, eğer yasal dayanağı yoksa (ki ihale kanunlarına aykırı fiili durum yaratılmıştır), kamu zararının tahsilini engelledikleri için onları da sorumlu kılar.
- Sonuç: Kontrol teşkilatı "kesinti yapmadığı" için, Harcama Yetkilisi ve anlaşmayı onaylayanlar ise "tahsilatı imkansız hale getirdikleri" için sorumlu tutulmuştur. Arabuluculuk belgesi, Sayıştay'ın "burada kamu zararı var" kararını bozamaz.
Analizin Sonucu
- Anlaşma Sizi Kurtarmaz: İdarenin yükleniciyle "helalleşmesi" (ibralaşması), geçmişte yapılan hatalı ödemelerin Sayıştay tarafından tazmin edilmesini engellemez.
- Yetki Sınırı: İdareler, ihale kanunlarına açıkça aykırı olan konularda (yapılmayan işin parası gibi) "sulh olma" yetkisine sahip değildir; bu kamu düzenine aykırıdır.
- Personel Sorumluluğu: Teknik personelin zamanında yapmadığı kesinti, yıllar sonra yapılan bir idari anlaşma ile affedilmiş sayılmaz.




Yorum Bırak