Giriş

Aylar, hatta yıllar süren bir yapım işi projesinin tamamlanması, hem idare hem de yüklenici için büyük bir dönüm noktasıdır. Ancak projenin fiilen bitmesi, hukuki ve mali ilişkinin de bittiği anlamına gelmez. Geçici kabul ile başlayan ve işin kullanımı sırasında ortaya çıkabilecek kusurları kapsayan bir "teminat süresi" mevcuttur. İşte bu sürecin sonunda, taraflar arasındaki tüm bağların resmen koptuğu, hesabın tamamen kapatıldığı ve yüklenicinin nihai olarak ibra edildiği iki kritik mekanizma devreye girer: Kesin Kabul ve Kesin Hakediş.

Bu iki işlem, bir madalyonun iki yüzü gibidir. Kesin kabul, işin teknik olarak ve sorumluluk açısından bittiğini tescillerken; kesin hakediş, projenin başından sonuna kadar yapılan tüm mali işlemlerin sonuca bağlandığı nihai mali belgedir. Bu süreçlerin hatasız yönetilmesi, hem idarenin kamu yararını koruması hem de yüklenicinin hak ve alacaklarına eksiksiz kavuşması için hayati öneme sahiptir.

Kesin Kabul Nedir ve Neden Hayatidir?

Kesin kabul, geçici kabulden sonra başlayan ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nde (YİGŞ) belirtilen teminat süresinin sonunda yapılan son fiziki denetim ve onay işlemidir.

Temel Fonksiyonları:

  1. Yüklenicinin Sorumluluğunu Sona Erdirir: Kesin kabulün idare tarafından onaylanmasıyla birlikte, yüklenicinin sözleşmeden doğan bakım ve onarım sorumluluğu (gizli ayıplar hariç) tamamen sona erer. Projenin tüm sorumluluğu artık idareye geçer.
  2. Kesin Teminatın İadesinin Yolunu Açar: Yüklenicinin idareye güvence olarak verdiği kesin teminat mektubunun kalan yarısının iade edilebilmesi için kesin kabulün yapılması şarttır.
Kesin Kabul Süreci Adım Adım Nasıl İşler?
  1. Teminat Süresinin Bitimi: Sözleşmede belirtilen (genellikle en az 12 ay olan) teminat süresi sona erer.
  2. Yüklenicinin Başvurusu: Yüklenici, teminat süresi içinde sorumluluğunda olan tüm bakım ve onarımları yaptığını belirterek, kesin kabulün yapılması için idareye yazılı olarak başvurur.
  3. Kabul Komisyonunun Kurulması: İdare, geçici kabulü yapan komisyondan farklı bir Kesin Kabul Komisyonu oluşturur. Kesin kabul komisyonu üyeleri ile geçici kabul komisyonu üyelerinin farklı kişilerden oluşmasını zorunlu kılan bir düzenleme bulunmamakla birlikte, işin kontrol teşkilatında bulunan kişiler bu komisyonlarda görev alamazlar.
  4. Yerinde İnceleme: Komisyon, yüklenicinin de katılımıyla proje sahasına giderek işi inceler. İncelemede temel olarak şu hususlara bakılır:
    • Geçici kabulde tespit edilen noksanlıklar tamamen giderilmiş mi?
    • Teminat süresi içinde yeni kusurlar veya arızalar ortaya çıkmış mı? Çıktıysa yüklenici tarafından onarılmış mı?
    • Yapı, amacına uygun ve sorunsuz bir şekilde kullanılıyor mu?
  5. Kabul Tutanağının Düzenlenmesi:
    • Kusur Yoksa: Komisyon, işin kesin kabule uygun olduğuna dair bir tutanak düzenler.
    • Kusur Varsa: Eğer kabule engel teşkil etmeyen küçük kusurlar varsa, bunların bedeli yüklenicinin alacağından kesilerek kabul yapılır. Eğer kabule engel teşkil eden önemli kusurlar varsa, bunların giderilmesi için yükleniciye süre verilir ve kabul ertelenir. Eserin kullanılabilir olup olmaması önemli olup, bazı hallerde nefaset kesintisi ile işin kabulünün yapılması mümkündür.
  6. Onay ve Sonuç: Düzenlenen "Kesin Kabul Tutanağı", ihale yetkilisi tarafından onaylandığı tarihte kesin kabul işlemi tamamlanmış olur.
Kesin Hakediş: Hesap Kesme

Kesin hakediş, projenin kesin hesabını çıkaran ve taraflar arasındaki tüm alacak ve borç ilişkisini sonlandıran mali belgedir. Bu, projenin tamamını kapsayan özet bir mali rapordur.

Kesin Hakediş Neleri İçerir?

  • Proje boyunca yapılan tüm imalatların toplam tutarı.
  • Sözleşme kapsamında yapılan iş artışları veya iş eksilişlerinin net tutarı.
  • Varsa ödenen veya ödenecek fiyat farklarının toplamı.
  • Proje boyunca ödenmiş olan tüm geçici hakedişlerin toplamı.
  • Yapılan tüm kesintiler (vergi, SGK, avans mahsubu vb.).

Bu hesaplamalar sonucunda, yüklenicinin nihai olarak ne kadar alacağı veya (nadir de olsa) ne kadar borçlu olduğu ortaya çıkar.

Tartışmalı Konular ve Uygulamadaki Gri Alanlar

Uygulamada kesin kabul ve kesin hakediş süreçleri, bazı hukuki tartışmaları ve anlaşmazlıkları da beraberinde getirir.

  1. Kesin Hakedişe İhtirazi Kayıt Koymamanın Sonuçları:

Hakedişe ihtirazi kayıt koyma, geçici hakedişlere itiraz etme, itiraz edilmediği zaman, delil sözleşmesi hükümleri gereği, hakkın kaybedilmesi olayı ve buna ilişkin düzenleme, Danıştay kararı gereği iptal edilmiş ve ikincil mevzuattan çıkarılmıştır. Ancak, 30.07.2025 tarihinde yapılan değişiklikle Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 39/3/e maddesine şu düzenleme eklenmiştir:

"Yüklenicinin, geçici hakedişe veya hakediş raporunun imzalanmasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar hakediş raporunda yapılabilecek düzeltmelere karşı itirazlarını en geç kesin hesapların idareye teslim edildiği tarihe kadar dilekçe ile bildirmesi zorunludur."

Bu düzenlemeye göre geçici hakedişlere itiraz için son bir tarih belirlenmiş olup, bu tarih hak düşürücü süre olarak görülmektedir. Bu düzenlemede kesin hakedişlere yönelik herhangi bir düzenleme yapılmadığından dolayı, kesin hakedişin kendisine itiraz mümkündür. Bunun yanında, sözleşme dışı imalat ve işlerin de bu itiraz kapsamında ele alınmasının hukuken doğru olamayacağı değerlendirilmektedir.

  1. SGK İlişiksizlik Belgesi Krizi:

Kesin teminatın ve son alacakların ödenebilmesi için yüklenicinin Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan o işle ilgili prim borcu olmadığını gösteren "ilişiksizlik belgesi"ni idareye sunması şarttır.

  • Tartışma: Bazen SGK, yüklenicinin o iş dışındaki borçları nedeniyle veya bürokratik nedenlerle bu belgeyi vermeyi geciktirebilir. Bu durumda yüklenici, işini eksiksiz bitirmesine ve kesin kabulünü yaptırmasına rağmen aylarca parasını ve teminatını alamaz. Bu durum, "SGK ilişkisizliği" şartının bir cezalandırma aracına dönüşmesi riskini taşır ve yüklenicileri mağdur edebilir.
  1. Yüklenici Kesin Kabul İçin Başvurmazsa Ne Olur?

Yüklenici, teminat süresi sonunda ortaya çıkan masraflardan kaçınmak için kesin kabul başvurusunda bulunmayabilir.

  • Cevap: YİGŞ'ye göre bu durumda idare, yükleniciye bir bildirimde bulunarak başvuru yapmasını ister. Buna rağmen başvuru yapılmazsa, idare resen (kendiliğinden) kesin kabul işlemlerini başlatabilir ve ortaya çıkan masrafları yüklenicinin teminatından veya alacaklarından kesebilir.
Sonuç

Kesin kabul ve kesin hakediş, bir yapım işi projesinin sadece teknik ve mali bir finali değil, aynı zamanda taraflar için bir hukuki ve mali ibra sürecidir. Bu aşama, projenin başlangıcından itibaren tutulan tüm kayıtların, yapılan tüm işlerin ve ödemelerin son kez masaya yatırıldığı ve hesabın sıfırlandığı yerdir. Süreçlerin kanun ve şartnamelere uygun, şeffaf ve titiz bir şekilde yürütülmesi, olası uyuşmazlıkları ve yıllar sürebilecek davaları önlemenin tek yoludur. Yüklenici için bu süreç, emeğinin ve yatırımının karşılığını tam olarak almasının; idare için ise kamu kaynağının doğru kullanıldığından emin olmasının son teyididir.