Dairesi’nin 21.01.2025 tarihli ve 523 sayılı kararı, bu şartların ne kadar katı yorumlanması gerektiğini ortaya koymaktadır.

Dairesi’nin 29.04.2025 tarihli ve 698 sayılı kararı (B fıkrası), bu ayrımı net bir şekilde yapmıştır.

Bu analiz, Sayıştay Temyiz Kurulu’nun 17.04.2024 tarihli ve 56739 tutanak sayılı kararı esas alınarak hazırlanmıştır.

Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 19.01.2022 tarihli ve 50918 sayılı Kararı , bu usuli durumu netleştirmektedir.

Bu analizde, Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 09.05.2013 tarihli ve 37120 sayılı kararını inceliyoruz.

Dairesi'nin 14.07.2015 tarihli ve 254 sayılı kararı (İlam No: 186) ,

Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 06.04.2022 tarihli ve 51576 tutanak sayılı kararı , bu usulî soruna net bir yanıt vermiştir.

Dairesi'nin 25.02.2025 tarih ve 341 sayılı Kararı (İlam No: 52, Madde No: 9) ,

Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 18.05.2022 tarihli ve 52025 sayılı Kararı , bu önemli konuya açıklık getirmiştir.