Giriş
Kamu İhale Kanunu (4734) ve Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu (4735) çerçevesinde yapılan sözleşmelerde, tarafların yükümlülüklerini yerine getirmesi esas olmakla birlikte, işin yürütülmesini imkânsız hale getiren veya aşırı derecede zorlaştıran durumlar ortaya çıkabilir. Bu durumlar, genellikle mücbir sebep veya beklenmedik hal (aşırı ifa güçlüğü) olarak değerlendirilir. Bu makale, özellikle ekonomik dalgalanmaların, döviz kurlarındaki ani artışların veya enflasyonun bir sözleşmenin feshine gerekçe oluşturup oluşturamayacağını, ilgili mevzuat ve yargı kararları ışığında incelemektedir.
Yasal Çerçeve ve Temel Kavramlar
Kamu ihale sözleşmelerinde fesih ve mücbir sebep halleri, 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nda düzenlenmiştir. Kanunun 10. maddesi, mücbir sebepleri tanımlar ve bu durumların yüklenicinin kontrolü dışında gerçekleşen, öngörülemeyen ve kaçınılamayan olaylar olması gerektiğini belirtir. Bu olaylar arasında doğal afetler, kanuni grevler, salgın hastalıklar, genel seferberlik ve kısmi seferberlik gibi durumlar sayılmıştır.
Ancak, ekonomik gerekçeler bu maddede doğrudan mücbir sebep olarak belirtilmemiştir. Bu noktada, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) "Aşırı İfa Güçlüğü" başlıklı 138. maddesi devreye girer. Kamu ihale mevzuatında hüküm bulunmayan hallerde Borçlar Kanunu'nun uygulanacağı, Yapım İşleri Tip Sözleşmesi'nin 32. maddesi ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi'nin 51. maddesi tarafından da desteklenmektedir. TBK'nın 138. maddesi, sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülemeyen ve öngörülmesi beklenemeyen olağanüstü bir durumun ortaya çıkması halinde, sözleşmenin ayakta tutulmasını taraflar için çekilmez hale getirmesi durumunda sözleşmenin yeni şartlara uyarlanmasını veya bu mümkün değilse feshini düzenler.
Ekonomik Gerekçeler Mücbir Sebep Olabilir mi?
Kamu ihale sözleşmelerinde ekonomik dalgalanmaların yol açtığı mali zorluklar, tek başına bir mücbir sebep olarak kabul edilmemektedir. İlgili mevzuat belgeleri de gösterdiği gibi, kamu sözleşmelerinde fiyat artışları için zaten "fiyat farkı hesaplanması" mekanizmaları öngörülmüştür. Bu mekanizmalar, enflasyon veya girdi maliyetlerindeki artış gibi olağan ekonomik dalgalanmalardan doğan riskleri yönetmek için tasarlanmıştır.
Yargı Kararları Işığında Konu Analizi
Yargı kararları incelendiğinde, ekonomik zorlukların mücbir sebep olarak değerlendirilmesi için "beklenmedik" ve "olağanüstü" nitelikte olması gerektiği vurgulanmaktadır. Yargıtay'a göre, ekonomik krizler veya yüksek enflasyon, devletin ekonomik politikalarından kaynaklanan ve yüklenici tarafından öngörülebilen olağan piyasa koşulları kapsamında değerlendirilir. Bu nedenle, sözleşmenin feshini haklı kılan bir neden olarak kabul edilmezler.
Yargıtay'ın bu konudaki yerleşik içtihadına göre, sözleşme tarafları, sözleşme kurulurken öngörülebilen riskleri üstlenmiş sayılır. Fiyat artışları gibi genel ekonomik koşullar, öngörülebilir risklerdendir. Bir ekonomik durumun mücbir sebep sayılması için, o durumun ifa (taahhüdü yerine getirme) güçlüğüne değil, ifa imkânsızlığına yol açması gerekir. Yargıtay kararlarında, bir yüklenicinin iflası veya ağır ekonomik zorluklar nedeniyle işe devam edememesi, genellikle "mücbir sebep" olarak görülmez ve sözleşmenin idare tarafından feshedilmesine ve teminatın gelir kaydedilmesine yol açabilir.
Sonuç
Özetle, Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nda fiyat farkı mekanizmaları ile ekonomik riskler yönetilmeye çalışılmaktadır. Bu sebeple, kamu ihalelerinde ekonomik gerekçelerle sözleşme feshini talep etmek oldukça zordur. Türk Borçlar Kanunu'ndaki aşırı ifa güçlüğü hükümleri, ancak fiyat farkı düzenlemesinin yetersiz kaldığı ve gerçekten olağanüstü, öngörülemez bir durumun ifayı imkânsız kılacak derecede aşırı derecede zorlaştırdığı durumlarda istisnai olarak uygulanabilir. Ancak, Yargıtay kararları, ekonomik kriz ve yüksek enflasyon gibi durumları, ifayı imkânsız hale getiren değil, sadece zorlaştıran durumlar olarak kabul ettiğinden, sözleşme feshine çok nadiren hükmetmektedir. Dolayısıyla, kamu ihalelerinde ekonomik zorlukların sözleşme feshine yol açması için, durumun yasal ve yargısal olarak tanımlanmış mücbir sebep veya aşırı ifa güçlüğü koşullarını çok sıkı bir şekilde karşılaması gerekmektedir.
Yorum Bırak