Yüklenicinin Tedarikçisi İflas Etti: Bu Durum Mücbir Sebep Midir? Yargıtay Son Noktayı Koydu.

Kamu ihale sözleşmelerinde "mücbir sebep" kavramı, özellikle 4735 sayılı Kanun'un 10. maddesi kapsamında, yüklenicilerin en sık başvurduğu ancak idareler tarafından kabul edilmesi en zor konulardan biridir. Yüklenicinin kendi kusurundan kaynaklanmayan, öngörülemez ve önlenemez bir olayın varlığı, gecikme cezalarının iptali ve süre uzatımı için kritik öneme sahiptir. Ancak, bu olayın yüklenicinin kendi ticari ekosistemi içinden (örneğin tedarikçisinden) kaynaklanması durumu, ciddi bir hukuki ikilem yaratmaktadır. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, idareye karşı tezlerinizin hukuki temelini güçlendirir. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 07.04.2025 tarihli ve 2025/179 E., 2025/1329 K. sayılı kararı, bu ikileme net bir cevap vermektedir.

Kararın İlgili Kısmı

"...davacının mücbir sebebe dayanak gösterilen, yüklenicinin helikopterleri kiraladığı firmalardan birinin helikopterlerini satışa çıkarması, bir diğerinin ödemelerde yaşanan aksaklıkları gerekçe göstererek helikopterlere el koyması durumunun yüklenicinin ticari ilişkilerinden kaynaklı bir durum olması helikopterleri kiraladığı firmalar arasındaki yaşanan olumsuzlukların hizmetin alıcısı olarak idare açısından mücbir sebep olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını..."

Olayın Arka Planı: Tedarikçi Kaynaklı Gecikme ve Ceza

Bir ambulans helikopteri kiralama hizmet alımı işinde yüklenici firma, sözleşme kapsamındaki 4 ayrı bölgede helikopterleri zamanında göreve başlatamamıştır. Bu gecikme üzerine idare, sözleşme gereği gecikme cezaları uygulamış ve yüklenicinin hakedişlerinden kesinti yapmıştır.

Yüklenicinin "Mücbir Sebep" İddiası

Yüklenici, bu gecikmenin kendi kusurundan kaynaklanmadığını iddia etmiştir. Savunmasına göre:

Helikopterleri kiraladığı firmalardan biri, helikopterleri habersizce satmıştır.

Diğer tedarikçi firma ise yüklenici ile aralarındaki ticari anlaşmazlıklar (ödemeler) nedeniyle helikopterlere el koymuştur.

Yüklenici, bu durumların kendisi için "öngörülemez" ve "önlenemez" olduğunu, 4735 sayılı Kanun kapsamında mücbir sebep teşkil ettiğini belirterek idarenin "gecikme cezalarının iptali" talebini reddetme kararının iptali için dava açmıştır.

Yargıtay'ın Değerlendirmesi: "Tedarikçi Sorunu Ticari Risktir, Mücbir Sebep Değil"

İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi, yüklenicinin talebini reddetmiştir. Kararın temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesi de bu kararı onamıştır.

Yüksek Mahkeme'nin bu kararı, mücbir sebebin sınırlarını net bir şekilde çizmektedir. Bir olayın mücbir sebep sayılabilmesi için (öngörülemezlik, önlenemezlik ve yüklenici kusurunun olmaması) şartlarının tamamının bir arada bulunması gerekir.

Yargıtay'a göre, yüklenicinin helikopterleri kiraladığı firmalarla (yani kendi tedarikçileriyle) yaşadığı sorunlar, idareyi bağlayan bir mücbir sebep hali değildir. Bu durumlar, yüklenicinin kendi ticari ilişkileri ve risk yönetimi kapsamındadır. Tedarikçinin helikopteri satması veya ödeme aksaklığı nedeniyle hizmeti durdurması, yüklenicinin ticari basiretsizliği veya riskidir; idare açısından "öngörülemez" bir kamu olayı veya doğal afet gibi bir durum değildir.

Analizin Sonucu

Yükleniciler İçin: İdareye verdiğiniz taahhüdü yerine getirirken kullandığınız alt yükleniciler, tedarikçiler veya kiralama yaptığınız firmalarla yaşadığınız sorunlar, sizin sorumluluğunuzdadır. Tedarikçinizin iflas etmesi, malzemeyi teslim etmemesi veya fahiş fiyat istemesi, neredeyse hiçbir zaman idareye karşı bir mücbir sebep olarak ileri sürülemez. Sözleşme yönetimi ve tedarikçi risk analizi hayati önemdedir.

İdareler İçin: Yüklenicinin kendi tedarik zincirindeki aksaklıkları (örneğin "malzeme bulamadım", "firma bana mal vermedi") gerekçe göstererek süre uzatımı veya ceza iptali taleplerini kabul etmeyin. Yargıtay kararı, bu tür sorunların yüklenicinin ticari riski olduğunu ve idareye yüklenemeyeceğini açıkça ortaya koymaktadır.