Fiyat Farkı Hesabında Hangi Kararname Esas Alınır? Yargıtay'dan Milyonluk Davayı Bozan Kritik Yorum.

Hizmet alımlarında asgari ücret artışlarından kaynaklanan fiyat farkı hesaplamaları, idareler ve yükleniciler arasındaki en büyük anlaşmazlık konularından biridir. Özellikle sözleşme devam ederken yeni bir fiyat farkı kararnamesinin veya esaslarının yürürlüğe girmesi, "hangi mevzuatın uygulanacağı" sorununu ortaya çıkarmaktadır. Yükleniciler doğal olarak lehe olan yeni düzenlemeye, idareler ise ihale tarihindeki mevzuata dayanmak istemektedir. Bu tür karmaşık ihale, sözleşme ve hakediş sorunlarınızda, sürecin doğru yönetilmesi ve hak kayıplarının önlenmesi için Yaka Danışmanlık uzmanlığından destek almak, hakedişlerinizin doğru mevzuata göre tam olarak hesaplanmasını sağlar. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi'nin 07.04.2025 tarihli ve 2025/359 E., 2025/1358 K. sayılı kararı, bu konudaki belirsizliği ortadan kaldırmaktadır.

Kararın İlgili Kısmı

"...taraflar arasındaki 08.08.2011 tarihli sözleşmenin hizmet dönemi 22.08.2011- 20.08.2013 tarihleri arası olup davacının hizmet dönemi sonu 20.08.2013 olduğuna göre davacının 2013 değişikliğinin geçici 1. maddesine göre 2013 esaslardan yararlanması mümkün olmayıp, yararlanacağı kabul edilse bile sözleşme esasların yürürlüğe girmesinden önce bittiğinden davacının bu esaslardan faydalanması mümkün değildir."

Olayın Arka Planı: Asgari Ücretin %50 Fazlası ve Fiyat Farkı

Bir özel güvenlik hizmet alımı işinde (2011 tarihli sözleşme), yüklenici ile idare arasında personelin "asgari ücretin %50 fazlası" ile çalıştırılacağı kararlaştırılmıştır. Yüklenici, sözleşme dönemi (2011-2013) boyunca meydana gelen asgari ücret artışlarının, bu %50 fazlalık kısmı da kapsayacak şekilde hesaplanarak kendisine fiyat farkı olarak ödenmesini talep etmiştir.

Yüklenici, bu talebini 31.08.2013 tarihinde yayımlanan ve asgari ücretin üzerindeki tutarlar için de fiyat farkı verilmesini öngören yeni esaslara (2013/5215 sayılı) dayandırmıştır.

İlk Mahkemenin Hatalı Kararı

İlk Derece Mahkemesi, yüklenicinin bu talebini haklı görmüş ve 2013 tarihli yeni esaslara göre yapılan bilirkişi hesaplamasını (1.009.953,27 TL) esas alarak davanın kabulüne karar vermiştir.

Yargıtay'ın Bozma Gerekçesi: "Sözleşme Dönemindeki Mevzuat Esastır"

İdarenin temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, bu kararı "kesin" bir dille bozmuştur. Yargıtay'ın bozma gerekçesi hukuki açıdan çok nettir:

Sözleşme Tarihi: Taraflar arasındaki sözleşme 08.08.2011 tarihlidir. Hizmet dönemi ise 20.08.2013 tarihinde sona ermiştir.

Mevzuatın Yürürlük Tarihi: Yüklenicinin lehine olan ve dayandığı yeni esaslar (2013/5215), 31.08.2013 tarihinde yayımlanmış ve yayımını izleyen 90. gün (Kasım 2013 sonu) yürürlüğe girmiştir.

Hukuki Sonuç: Yüklenicinin sözleşmesi, lehe olan yeni mevzuat yürürlüğe girmeden önce bitmiştir. Bir kanun veya kararnamenin, yürürlüğe girdiği tarihten önceki olaylara (geriye dönük olarak) uygulanması hukukun temel ilkelerine aykırıdır.

Uygulanması Gereken Mevzuat: Bu sözleşme için, ihale ve sözleşme tarihinde yürürlükte olan 24.12.2002 tarihli ve 2002/5037 sayılı (ve 2004'te değişen) eski Kararname'nin uygulanması gerekmektedir.

İdarenin Ödemesi: Mahkemece alınan ilk bilirkişi raporunda, idarenin zaten bu eski kararnameye göre asgari ücret artışlarını ödediği tespit edilmiştir.

Bu nedenle Yargıtay, uygulama yeri olmayan 2013 tarihli esaslara göre davanın kabul edilmesinin hatalı olduğuna ve davanın reddedilmesi gerektiğine hükmetmiştir.

Analizin Sonucu

İdareler İçin: Fiyat farkı hesaplamalarında, ihale ve sözleşme tarihinde yürürlükte olan kararname ve esasları baz alın. Yüklenicinin, sözleşme dönemi bittikten sonra çıkan lehe bir mevzuata dayanarak geriye dönük fiyat farkı talep etmesi hukuken mümkün değildir.

Yükleniciler İçin: Teklifinizi, ihale tarihindeki fiyat farkı mevzuatına göre verin. Sözleşmeniz bittikten sonra çıkan yeni ve lehe düzenlemelerin, eski işlerinize uygulanmasını talep edemezsiniz. Bu karar, "mevzuatın geriye yürümezliği" ilkesinin fiyat farkı hesaplarındaki net bir yansımasıdır.